Zor İnsanlar mı Zorda Olan İnsanlar mı?
Devletin çeşitli kurumlarında görev yapan insanlar neden bu kadar sinirli, konuşmaya tenezzül etmeyen, konuşsa bile yüzünüze bakmayan, her an patlayacakmış gibi duran insanlarla dolu? Bu günceyi yazma nedenim bugün tanık olduğum bir olay. Sağlık ocağında eşimi beklerken hamile bir bayan 10 dk beklemesine rağmen kayıt yapacak görevlinin gelmemesi üzerine o anda odadan çıkan hemşireye olağanca nazik bir şekilde "acaba görevli nerede biliyor musunuz" diye sordu, hemşirenin verdiği yanıt "iki dakika bekleyiver tuvalete gitmiştir" bayan : "10 dk oldu ama hala yok acaba bi bakar mısınız" dediği anda hemşire; "ne bileyim ben ya yoksa yok allah allah" dedi ve yüzüne bile bakmadan çekti gitti. Ben aldığım ORAV eğitimlerinden olumlu düşünmek gerektiğini , belki doktor ile tartıştığını, çocuğunun rahatsız olduğunu ve bundan dolayı böyle davrandığını düşünürken ne yapabiliriz sorusunu sordum kendime, evet ne yapabiliriz biz öğretmenler okula gelen velilere güleryüzlü davranırken sorun davranış gösteren öğrenci velilerini incitmeden kırmadan, küstürmeden iletişim kurarken Sağlık kuruluşlarında incinmiş duyguyu boşverin incinmiş bedenle gelen bir hastaya nasıl davranılacağını, ne yaparsak sağlık personelinin-öğretebiliriz demiyorum-öğrenmesine ışık tutabiliriz.Bunun gibi bir çok olay ile karşılaştım gerek benim tanık olduğum gerekse arkadaşlarımdan duyduğum..
Bu olay yaşandıktan sonra Antalya Kaş' ta paylaşıma gittiğimiz okulda köy muhtarı aynı zamanda okulun öğretmen servisinin şoförü Süleyman Bey' in ilginç önerisi aklıma geldi...(ORAV eğitimlerininin velilere de verilebilir mi ? sorusu benim de orav eğitimleri diğer kamu kuruluşlarına da verilebilir mi? :) sorusunu düşünmeme neden oldu....) Esra Hocamdan izin alıp eğitimlere katılan Süleyman Bey Ghandi videosunu paylaştıgım sırada pür dikkat beni dinliyordu son derece açık bir beden dili ile dikkatini videoya vermiş katılımcılardan gelen yanıtları kafasını sallayarak onaylıyor, katılmadıklarını ise mimikleri ile reddediyordu. Verdiğim ilk arada Süleyman Bey kayboldu, Süleyman Bey' in kaybolması ile içimden öz eleştiri yaptım herhalde adamı sıktık kaçar gibi gitti dedim :)
Ara bitiminde sınıfa girdiğimde Süleyman Bey nefes nefese yanımıza gelerek Esra Hocama " Hocam ben köye gittim bu olayı anlattım ve kahvede (ismini şimdi hatırlayamadığım ....amca) " ben olsam yere yatardım, atlar yere yatan insanlara basmaz" dedi vallahi bildi hocam diyerek bu eğitimlerin çok farklı olduğunu köydeki diğer velilere de bu eğitimlerin verilebileceğini söyleyerek gözleri parlamış bir şekilde yanımızdan ayrıldı...
İlk paragrafta neden sorusunu tekrar hatırlatıyorum.... Nedenler çok, Mesai, maaş sıkıntı, stres vs. iletişimi zorlaştıran zor insanlar mı yoksa zorda olan o insanlar mı ?Zor insanlar ise işimiz kolay, ya zorda olan insanlara ne yapabiliriz diye soruyorum. Sizce o hemşire zor insan mı? Milli Eğitimde öğretmeni azarlayan memur zor insan mı? Acildeki doktor zor insan mı? Yoksa bunlar hep zorda olan insanlar mı?
Herşey gönlünüzce olsun... Yüzünüzden gülücükler eksik olmasın....Görüşmek üzere...
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...