Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
Rehber-lik Pas Atsana !!!

Rehber-lik Pas Atsana !!!

Okulumuzun rehber öğretmeni Kaya Bingöl bu gün öğrencilerimle beden eğitimi dersinde futbol oynuyordu. Kenardan izlerken biraz düşündüm. Kendisi aralarında çok mutluydu. Ama öğrencilerimde öyleydi. Hatta Kaya öğretmenim iki gol attı:)) Hiç kimse ama o büyük falan diye itiraz etmedi. Takımlardan birinin bir kişi fazla olması durumunda bile hak arayan minikler kocaman adama sorun yaratmadılar.:) Şimdi bunun nedenlerini düşünmem lazım:) 

Asıl anlatmak istediğim ise şuydu. Rehber öğretmenim rehberlik ediyordu. Çocuklarımın seviyesine onlarca konuşma yapmaktan daha hızlı indi. Belki ilk fırsatta içlerinden biriyle-birkaçıyla maçın kritiğini yapsa, hepsinin gönlüne kurmaya başladığı tahtı sağlamlaştırır. 15 dakika oyunda kaldı ama bence çok büyük bir iş yaptı, en azından başladı. Öğretmenim bunu daha sorunlu sınıflarla da yapar mısınız? diyesim geldi...

Küreği aldım ve içinde buz parçaları da olan kar yükseltisini düzeltmeye başladım. Buzları kırdım. Ellerinde poşetlerle kayan öğrencilerimin popoları acımasın diye. Çok mutluyduk, hele en son bir poşet alıp iki tur da ben inince yükseltiden....

4-A' liCan Bingölbalı

4-A' liCan Bingölbalı

Okulun, hani derler ya 'İllallah sınıfı'. Az çektirmez bize nöbetlerimizde. Ordan oraya koşanlar,şikayetler, tartışmalar vs vs vs......

Hani öğretmenler odasının haftada en az bir kez eleştiri yağmuruna tuttuğu sınıf. Koyu sohbetlerimizde sevgili Alican Hoca ( abi ) ki aynı zamanda velimdir kendisi; '' Arslan Hocam durumun farkındayım ama öğreniyor neticede bu çocuklar. Ben sınıfımda aktif gürültüyü hoş görüyorum. Gezinerek, konuşarak serbest davranarak da olsa öğreniyorlar neticede.'' cümleleri sarfederdi. Sınıfı 3. sınıf sbs de Türkiye ortalamasının üzerine çıkmış, ülke birincileri çıkarmış çok çok iyi akademik dereceye sahip bir sınıf.

Şimdi de biraz 4- Aaaaaaa? sınıfından bahsedeyim. Derslerde mükemmel bir grup çalışması sergilerler. Dersleri hazırlar,anlatır konuşur, tartışırlar. Aktif öğrenirler. Dışarıdan dinlediğinizde ders yapılmadığını düşünebilirsiniz.  Tenefüslerde asgari düzeyde olumsuz davranış sergiler, göze batmazlar.

Öğretmenlerini bu aralar sınıfı bilerek terk edip dışarı çıkmışken yakalıyorum. Yakalaşıyoruz diyelim:) Bazen kulağı kapıda, bazen değil dolaşıyor koridorda. Kendi başlarına neler yapabildiklerini, nasıl davrandıklarını, sorumluluklarını yerine getirip getirmediklerini kontrolde. Sınıf şu an minumuma doğru hızla ilerleyen istenmeyen davranış sergilemekte. 

Tahmin ettiğiniz üzere 4-A ve bizi istenmeyen davranış diye nitelendirdiğimiz davranışları asgari düzeye indirerek 4-Aaaaaaa diye şaşırtan aynı sınıf. Şaşırtmaya devam et bizi Alican Öğretmenim. 

Peki ne oldu da 4-5 gün öncesinde sihirli bir değnek dokunmuşcasına herşey değişti? Öğretmenim eline bildiğimiz bir değnek alarak davranışları baskıladı mı? Yoksa tüm bu değişim öğrencilerin kendi isteği mi? Sanırım bir ağaç dalının yaptığı etki o dal veya tutan el kaybolduğunda kaybolurdu. Ama öğretmenim sınıfta değilken bile sürüyor, sorumluklar yerine geliyor. 

Alican öğretmenim kararlı. Bir hafta veya bir aya mal olsa bile değişim gerçekleşecek!!!

İlk günü sadece dersin kendilerine ait olduğunu diledikleri gibi kullanabileceklerini hissettirmekle geçirdi öğretmenim. Kimseye sessiz olalım, dinleyelim,hazır olalım vs demedi. Hazır olduklarında başladı. Kaybedilen zamanın onlara ait olduğunu anlattı belki de. Ne yaptı, neler söyledi adım adım bilmiyorum. Bildiğim, kimseyi uyarmadı, onlarla konuştu sadece.

Bildiğim diğer birşey, DEĞİŞİM gerektiğini fark eden ve gerçekleştirmek için bir planı olan bir öğretmeni hayran hayran izlediğim bu günlerde. 

İki yol vardır önünüzde: değişime ihtiyacınız yoktur; o zaman şikayet etmeye de hakkınız yoktur.

Rahatsızsanız değişime ihtiyacınız vardır ve bu da ancak zinciri bir yerden kırarak, döngüyü kopararak gerçekleşir.

Sevgili öğretmenim,velim Alican Bingölbalı, dilim döndüğünce anlattım seni. Yanlışım eksiğim kusur sayılmasın. Düzeltirim eklerim, abimi takipteyim. 

 

 

SUS...

SUS...

Kaç dilde susabildiğimi duyabilsen kulaklarına inanmazdın, Her lisan bir insan, ve ben çok kalabalık bir yalnızlığım....

Atatürk İ.Ö.O Varto/ MUŞ......

Atatürk İ.Ö.O Varto/ MUŞ......

Sevgili Oğuz Öztürk hocamın sakız çiğneyen çocuklara kızıyor musunuz başlıklı güncesinin çıktısını öğretmenler odasında panoya İĞNELEDİKTEN ! sonra çok sevdiğim meslektaşım 1. sınıflarımızın öğretmeni Yenigül Hanım sınıfında sakız çiğnemeyi serbest bıraktı.

Aynı gün paydos zili çaldığında,tören öncesinde 4. sınıf öğretmenimiz Alican Bingölbalı'nı müdürümüz Remzi Tepe'ye birşeyler anlatırken dinledim. Okuduğu bir yazıdan:

Tören hazırlıkları sırasında öğretmenlerin 'haydi sıraya geçelim, hazırlanalım,önümüze bakalım, sessiz olalım' cümleleri sarf etmediği bir okuldan bahsediyordu. Öğrenciler yapılması gerekenleri kendileri yapıyor ve çok hızlı bir şekilde törene hazır hale geliyorlardı. İlk günlerde uzun sürebileceğini  ama denersek zamanla başaracağımızı anlatıyordu. Dışardan bakıldığında çok güzel bir görünümü olacağı konusunda hemfikir olduk. Müdürümüz ve müdür yardımcımız Servet Çelik denemeye değer dediler. Öğretmen arkadaşlarımıza duyurduk ve sessizce beklemeye başladık. Kısa açıklamalar yapılarak hazır olduklarında törene başlayacağımızı söyledik. Evet biraz uzun sürdü. Hatta içeriden bir sandalye alarak kapının önüne, herkesin görebileceği şekilde oturarak bekledim. Yüzlerimizde asık bir ifade yoktu. Bunu bir ceza olarak değil, onların hazırlıklarına saygı olarak görmelerini sağlamaya çalıştık. 

09.03.2012 günü iki ciddi değişikliğin altına imza atılan Muş/Varto Atatürk İ.Ö.O'ndan bahsediyorum. Bu iki değişikliği ve umarım daha fazlasını adım adım yazacağım güncelerimize. Artık günceler yavaş yavaş benim olmaktan okulun olmaya doğru gidiyor. Ve ben çok mutluyum sizlere böyle değişikleri uygulama cesaretine giren öğretmenlerin ve idarecilerin çalıştığı bir okuldan bahsetmekten. 

Kim bilir çok geçmeden zillerin çalmadığı, çöp kutularının sınıflardan tamamen çıkarıldığı hepimizin güncelerden hayranlıkla takip ettiği okullardan biri olarak bu sayfalarda yer alacağız. Güzel örneklerin takipçisi,uygulayıcısı ve yaratıcısı olacağız. Gururla paylaşacağız. 

Bir gün değişim 100. maymun fenomeninde bahsedildiği gibi o son direnç noktalarının kırılması ile birlikte dalga dalga büyüyecek. Oturduğumuz yerden bunlar gerçekleşirken oturmadığımız için sevineceğiz. Haklı gururumuzu birlikte yaşayacağız.

Çıkarma

Çıkarma

Bu aşk büyük, eksilen yürekten, çıkmaz. O'nu alamazsan,komşudan farkı olmaz..