Oyuna Dönmek
Birgün bir paylaşım sitesinde yaklaşık 3 yıl once ayrıldığım Sakarya Bilim ve Sanat Merkezinden arkadaşım Zeliyha öğretmen söyle bir yazı paylaştı.
“Öyle bir uğraşı alanı seçeceksiniz ki, mesai olmayacak, oyun olacak. O işi yapmaktan o kadar alacaksınız ki, işe, örneğin laboratuvara gitmek diyelim şuna... İşe, oyuna gider gibi gideceksiniz. Böyle olduğunda başarılı olmak için gerekli zamanı harcamakta güçlük çekmezsiniz. Yani diyorum ki: Zamanınızı verin, a ma oyun olsun.Sıkı çalışmayın.Sıkı oynayın.” Oliver Smithies
Altınada şöyle bir yorum eklemişti: Ali hocam proje çalışmaları sırasında’’hem eğleniyoruz birde üstüne para veriyorlar‘’demişti. İlahi bir ses sanki bana birşeyler anlatmak istiyordu, düşüncelere daldım.
Bilim ve sanat merkezinde çalıştığım 3 yıla sığdırdıklarımı ve ayrıldıktan sonraki son 3 yılda yaptıklarımı düşünmeye başladım.
ÖRAV ailesi ile tanışmama vesile olan Veysel hocam gibi aynı kurumda çalışmaktan memnun olduğum öğretmen arkadaşlarım dışında İdareci olarak yaptığım hiçbir şeyden zevk alamamıştım hayatımda kayıp bir 3 yıl gibi hissetmeye başlamıştım.
Basit ve radikal bir hareketle hayallerimin peşinden gitmeye ve oyuna geri dönmeye karar verdimJ
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...