KAYGIDAN KAYGILANMA
Kaygı dediğimiz duygu, karşılaştığımız tehdit edici durumlar karşısında verdiğimiz doğal tepkilerdir. Karanlık ıssız bir sokakta yürümek, sevdiğimiz birinin hastalanması, sınav kapısında beklemek, önemli bir toplantıda sunum yapmak veya yeni bir ilişki başlangıcında olmak pek çok kişide kaygı uyandırır. Korkutucu veya tehdit edici durumlarda ortaya çıkan, ruhsal ve bedensel tepkiler vermemize neden olan KAYGI, kişilerarası ilişkilerimizde kendimizi olduğumuz gibi ortaya koymamızı engelleyen en önemli etmendir.
Kaygı, kendimizi güvencede hissetmediğimiz zaman duyduğumuz korku, huzursuzluk veya sıkıntı durumudur. Bu olumsuz etkileri nedeniyle kaygıdan veya kaygı yaratacak durumlardan uzak kalmaya çalışırız. Oysa kaygı, kontrol edilebilir olduğunda bizi geliştiren, başarılı ve mutlu bir yaşam için motive eden bir güçtür. Filozof Kirkegaard’a göre, “kaygıya her zaman özgürlüğe ulaşma yolunda rastlanır.”
Kaygı, etkin yaşamla doğrudan bağlantılıdır. Kendimizi güvenle ortaya koyabilmek, istek ve ihtiyaçlarımızı çekinmeden ifade edebilmek, “hayır” diyebilmek, yeniliklere-değişime açık olmak, risk alabilmek, aldığımız kararların arkasında durup; sonuçlarına katlanabilmek ve yaşamımızın sorumluluğunu üstlenebilmek kaygılarımızla nasıl başedebildiğimize bağlıdır.
Kaygıyı yok etmek mümkün değildir, ancak kaygının olumsuz etkilerini yok edebiliriz. Kaygılardan kaçmak, onları gözardı etmek veya geçmesini ümit ederek beklemek; kendimizi sınırlandırmamıza, hareketsizliğe ve de geri çekilmemize neden olabilir. Başedemediğimiz kaygılar nedeni ile kendimize olan güvenimiz zayıflar; var olan kaygılarımıza başarısız olma, reddedilme, beğenilmeme, dışlanma, saygı görmeme gibi yeni kaygılar eklenir. Kendilik değerimiz sarsılır, kendimizle olan barışıklığımız tehlikeye girer. Kaygılarla başetmek için:
- Kaygınızı tanıyın ve kabul edin. Kaygı size gelişme olanağı sağlayan bir uyaran olabilir. Onun varlığı ile heyecanlanmayı ve harekete geçmeyi öğrenin.
- Kaygı yaratan durum, obje veya kişi ile ilgili değerlerinizi, bilgi ve deneyimlerinizi gözden geçirin. Düşüncelerinizin ne kadar gerçeklere uygun olduğundan emin olun.
- Önyargılardan arının, alternatiflerinizi gözden geçirerek; sorun çözmeye yönelik planlar yapın.
- Yeni deneyimler için risk alın. Harekete geçin.
Kısacası, Konfüçyüs’ün dediği gibi;
“Güneşin sana ulaşmasını istiyorsan, gölgeden çık.”