Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
TAVSİYE EDİYORUM

TAVSİYE EDİYORUM

Ölçme değerlendirme formatörü olarak başucu kitaplarım haline gelen ve çok yararlandığım ve şiddetle tavsiye etmek istediğim bazı ölçme-değerlendirme kitaplarının isimlerini sizlerle paylaşmak istedim.Kesinlikle her öğretmenin elinde olması gereken kitaplardır.

1-MORPA Yayınları-Sınıf içi ölçme değerlendirme teknikleri- 

Prof.Dr.Giray Berberoğlu

2-PEGEM Yayıncılık-Geleneksel-Alternatif ölçme ve değerlendirme-

Mehmet Bahar, Zekeriya Nartgün, Soner Durmuş, Bayram Bıçak

3-EKİNOKS Yayınları-Sınıf öğretmenleri için ölçme ve değerlendirme-

Doç.Dr.Adnan Erkuş

4-PEGEM Yayıncılık-Eğitimde ölçme ve değerlendirme

Gülşah Başol,Mehtap Çakan,Adnan Kan,Özlem Yeşim Özbek,

Devrim Özdemir,Metin Yaşar

5-PEGEM Yayıncılık-Öğrenci başarısının belirlenmesi

Ömer Kutlu,C.Deha Doğan,İsmail Karakaya

6-NOBEL Yayıncılık-Eğitimde ölçme ve değerlendirme

Erol Karaca,İrfan Yurdabakan,Bayram Çetin,Zekeriya Nartgün,Bayram Bıçak,

Müfit Gömleksiz

 

Manisa Hareketlendi...

Manisa Hareketlendi...

Milli Eğitim Müdürümüz Sn Aziz Ersoy, dün, ilçe milli eğitim müdürlerini, ilköğretim ve lise müdürlerini toplayarak "öğretmenin sınırı yok" projesi ile ilgili bilgi vermemi istedi.Tüm bilgilerimi paylaşarak, ÖRAV'ın farklı olduğunu, seminerlerin zevkli geçtiğini,öğretmenlere kalıcı bilgi verildiğini, e-kampüs'ün faaliyetleri hakkında ve yaşadığım tecrübeleri uzun uzun anlattım.Tanıtım videosu ile de konunun pekiştirilmesi adına iyi sonuç verdi.

Aziz Bey'in konuya inanmış olması ve benden sonra da bu konu hakkında uzun uzun konuşması beni çok heyecanlandırdı.Kendisine buradan da teşekkür etmek istiyorum.

Ben Örav'a inandım.Manisa'nın da inanması için çalışmalara devam edeceğim.

Sevgili Örav yöneticileri....Sizleri en kısa zamanda "Şehzadeler Şehri"nde görmek istiyoruz.

 

Projem

Projem

Şu anda sınıfta uygulamaya çalıştığım projemin adı:  EĞİTİMDE HİP HOP 

Amacım:Kinestetik zekaya sahip olan ve hiperaktif  öğrencilerin  derse sıkılmadan katılımını sağlamak.        

Sınıftan anılar

Sınıftan anılar

Bazen gülmekten ölüyorum.Öyle komik cevaplar veriyorlar ki benim civcivlerim. Bazen de beni düşündürüyorlar.İşte o zaman övünüyorum kendimle.

 Dün fen yazılarını okudum. Katı,sıvı,gaz maddelerine örnek verin dedim. İçlerinden biri, ki çok muzipdir Ahmet; gaz maddelere birkaç örnek vermiş.Peki örneklerden biri sizce neydi dersiniz? "Popodaki gaz" (Yorum yapmıyorum başka...)

Diğeri ise; olumsuz davranışlarınızı yazın demiştim öğrencilerime. Bir başkası yazdığı cümle karşısında çok keyiflendim.Anlamlı bir cümle yazmıştı.İçeriği dolu dolu olan bir cümleydi. "Bazen arkadaşlarıma kızıyorum.İşte o anlar kırmızı ışıkta durmasını bilmiyorum." cevabını yazmıştı.Hoşuma gitti doğrusu.

Aslında çok keyifli anlar yaşıyoruz onlarla.Zaman zaman bu güzel anları not etmek gerekir.Kimbilir hatırlamadığım ne kadar çok anlar var. Bazen aklıma geliyor;gülüyorum.

Aslında "Anılar" dosyası açtamakta fayda var.Öğretmenlerimizin yazdıklarını kimbilir belki de ÖRAV bir gün kitap haline getirir.

HAKKI

HAKKI

Yazmazsam çatlarım.Sizlerle paylaşmam gerektiğini düşündüm.

2.sınıfta aldığım ve şu anda 4.sınıfları okuttuğum sınıfımda kızlar asimile olmuş durumda.19 erkek 8 kızla yaşadığım dünyamda harala gürele geçinip gidiyoruz işte.Kolay değil, bir erkek ordusuyla baş etmek.Biriyle hariç;HAKKI.

3 yıldır gözümün içine bakarak ders dinleyen, yanına yaklaştığımda,minicik ellerine dokunduğumda yüzünün kızardığını gördüğüm gibi, birden heyecanlanan Hakkı'nın bir özelliği ise saçımı çaktırmadan koklamasıdır.Dahası mı? Bana incik boncuk alıyor Hakkı.Hem de öyle uyduruk da değil.Keşke takıya meraklı bir öğretmen olsaydım.Gönlü olsun diye çıkış saatine kadar taktığım küpelerini,kolyelerini eve geldiğimde çıkarıyorum.Öylece bir köşede duruyorlar.Çok dikkatini çekmiş olmalı ki,bugün bana şu soruyu sordu:"Öğretmenim size aldığım halka küpelerini niye hiç takmıyorsunuz?Hep kulağınızda küçük küpeler var.Şöyle kocaman kocaman çok yakışmıştı size."Şok oldum.Hiçbir cevap veremedim. Boğazımda kelimeler düğümlendi.Küpeleri takmam onun için bu kadar önemliydi demek.Demek ki Hakkı'nın merkezindeydim ben.Oysa ki ben nefret ediyorum, gösterişli küpelerden.

Pazartesi günü, sevmesem de Hakkı'm için takacağım o kocaman kocaman küpeleri.Salı günü de, çarşamba günü de...Yeter ki,ben onun gözünden düşmeyeyim.Yeter ki,ona değer verdiğimi hiç unutmasın.Yeter ki ben, onun merkezinde hep olayım.Yeter ki, ben o halka küpeleriyle, doğru yönde ilerlemesini sağlayayım.

Başka söze ne hacet...