Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
DUYARLI YAŞAMAK; EĞİTİMCİ, PSİKOLOG, MİMAR VE ÇOCUK OLMAK 3 Beğendim Spam Favorilerime Ekle Değerlendir

DUYARLI YAŞAMAK; EĞİTİMCİ, PSİKOLOG, MİMAR VE ÇOCUK OLMAK

DUYARLI YAŞAMAK; EĞİTİMCİ, PSİKOLOG, MİMAR VE ÇOCUK OLMAK

İnsanın öğrenmesine dair doğanın bir döngüsü var. Bu döngüyü fark edip, genelleyip sistemli bilgi haline getirmekle uğraşan uygulamalı bilim alanına Eğitim Bilim diyoruz. Psikolojinin de aynı zamanda ilgilendiği bir konu öğrenme. Hep merak etmişimdir bu alanlarda eğitim almadıkları halde, bir eğitimcinin, bir psikoloğun yaklaşımına sahip olan insanları besleyen nedir diye? Bu soruyu benim için gündeme getiren bir olaya tanıklık ettim son günlerde.

Emekli mimar arkadaşım komşusunun 6. Sınıfa giden oğlunun ders çalışması gereken saatlerde dışarıda dolaştığını görünce ona birlikte ders çalışmak için teklifte bulunuyor. Çocuk kabul ediyor fakat çalışmaya başlayamıyorlar çünkü çocuk okurken boğuluyor gibi garip sesler çıkarıyor değişik hareketler yapıyor. Arkadaşım “kitabı bir kenara bıraktım biz bununla uzun uzun konuştuk” diyor. Bana konuyu açıp ne yapılabilir diye sorduğunda çocuğun çıkardığı sesler azalmıştı sakin, oturduğu yerden okumaya çalışıyordu tabi okuma 6. Sınıf öğrencisi düzeyinde değildi.  Önce matematik notları düzeldi. Sınıfın başarılı popüler öğrencileri arasına girdi.  Arkadaşım 3 yıldır bu çalışmaları sürdürdü. Bazen gece gündüz.

Ben de çok nadir bana danıştığında sorunlarını birlikte tartışarak çözümler aradık. En son geçenlerde bir Anadolu Meslek Lisesi Bilişim Bölümü için yaptığımız tercihine girdiği haberini aldığımda çok mutlu oldum. Ama arkadaşım çok üzgündü çünkü yıllardır birlikte yaşadığı komşusunun evinde işlerin hiç de iyi gitmediğini ve o evde çocuğun kaldıramayacağı dramların olduğunu öğrenmiş ve çocuğun çok mutsuz olduğunu kendisiyle de konuşmadığını söyledi. Psikoloğa anlatır mısın gördüklerini diye sormuş. Çocuk “psikolog başkalarına anlatır mı?” demiş, “yok onlar anlatamaz anlatırsa mesleğinden olur” şeklinde bir sohbetle ikna ettiğini söyledi ve beni aradı. Yaklaşık iki haftadır bu çocukla ilgilenecek (alanı burada açıklayamayacağım) bu çocuğun sorunlarıyla ilgili çalışan psikolog aradık. Devletin bu konuda sunduğu olanaklar insan hassasiyetini zedeleyici ve bu durumlarda önemli olan, zamanında müdahaleden çok uzak. En son yıllardır görüşmediğim bir arkadaşımın desteğiyle burada adının yazılmasını istemeyen bir psikologla görüştüm. Arkadaşım bu psikolog için “öğrenciyken de iyi bir kızdı ilgilenebilir” demişti. Gerçekten “İyi bir insan ve psikolog” olarak karşıladı bizi. Görüşmeyi kabul etti ve aile ödeme yapamıyor ben bir miktar katkıda bulunabilirim ne kadar katkı yapmamı istersiniz dediğimde “bu da benim gönüllü bir çalışmam olsun” cevabı gözlerimin dolmasına yetti.

Devlete ödediğimiz bunca vergiden, bunca kurumdan neden ihtiyaç duyduğumuzda, ihtiyaç duyanlar yararlanamaz? Sorusu sanırım henüz gündemimizden çıkmadı. Özellikle çocuklarla/gençlerle ilgilenen kurumların, biraz biraz eğitimi, psikolojiyi bilen ulaşılabilir, duyarlı insanlarla çalışmaya ihtiyacı var. Hadi artık, çocuklar için daha çok şey yapalım! Zaten yapanlar da ulaşılabilir olmanın yollarını bulalım!

 

 

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...