KEFEN PARASI
ÖLÜMLÜK DİRİMLİK (KEFEN PARASI)
Oğlunu kızını evermiş, ununu eleyip duvara asmış dedelerin ve nenelerin tek bir derdi vardır.Oğullarından kızlarından habersiz kıyıya köşeye üç-beş kuruş ölümlük-dirimlik para saklamak.Genelde ahir ömründe hacca giderek hacı olmuş ihtiyarlarımız faiz haram diyerekten paralarını kirli çıkında saklarlar.Ani bir ölüm sonrasında sakladıkları paralar yıllar sonra ya tedavülden kalkmış olur yada fareler tarafından yenmiş olarak bulunur.
Hıdır amca hali vakti yerinde bir bağkur emeklisiydi.Maaşının yarısını oğluna verir, geri kalanını saklardı.Cuma namazı çıkışında bir bankada güvenlik görevlisi olarak çalışan Osman'ı gördü.Yanına giderek kolundan tuttu ve kulağına bir şeyler fısıldadı.Cemaat dağılınca Osman'a biraz parası olduğunu ve bankaya yatırmak istediğini söyleyince Osman'ın gözleri parladı;
-Hıdır amca, sen paranı bizim bankaya yatır, ben müdürle görüşür sana özel en yüksek faizi işlettiririm.Paran bir yılda iki katına çıkar...
Hıdır amca, bir koşu eve gidip sakladığı bütün parasını Osman'a verdi.Her ay postaneden aldığı maaşının yarısını oğluna, yarısınıda yemeden içmeden (günde yarım kuru ekmek yiyerek)banka güvenlik memuru Osman'a yetiştiriyordu.Geceleri yatsı namazını kıldıktan sonra yüksek faizle çoğalan paralarını hayal ederek mutlu bir şekilde uyuyordu.
Hıdır amca, her yatsı namazından sonra köyde kendisi gibi emekli olan ne kadar cami cemaati varsa hepsiyle ayrı ayrı görüşerek akıllarını çeldi.Köyün bütün ihtiyarları çocuklarından habersiz bütün birikmişlerini elden Bankacı Osman'a veriyorlardı.
Hıdır amcanın oğlu, babasının kıyıya köşeye para biriktirdiğini tahmin ediyor olsada babasının fakir yaşamı ve günde bir kuru ekmeğe talim ediyor olması onu bu düşüncesinden vazgeçiriyordu.Bir keresinde ev alma bahanesiyle babasından para istedi.Bir kuruş parasının dahi olmadığını öğrenince çok üzüldü ve babasından o ayki emekli maaşını almadı.Hıdır amca oğlundan kaçırdığı o parayıda Osman'a yetiştirdi.
Bir sabah Hıdır amcanın selası verildi.Cenazesi kılındı, defnedildi.Akşam eve taziye için gelen ihtiyarlardan biri rahmetli Hıdır amcanın oğlunu bir kenara çekti ve kulağına bir şeyler fısıldadı;
-Oğlum, başın sağolsun, mekanı cennet olsun.Ölenle ölünmez, ölüm hak, miras helaldir.Rahmetlinin bankada yüklü miktarda hesabı olduğunu biliyor musun?
-Yok emmi! Babam yokluk içinde öldü, gitti.Bir kuru ekmek yerdi...
-Oğlum bak, benden duymuş olma.Baban on yıldır bütün parasını bankaya yatırıyordu.Ölmeden bir hafta önce görüştüğümüzde lüks bir ev alacak kadar param var bankada diyordu...
-Tamam emmi, yarın bankaya uğrar sorarım..
000000000000
Hıdır amcanın oğlu ertesi gün bir solukta şehre indi.Bankaya uğradı ama babasının adına bir hesabın olmadığını öğrenince çok kızdı.Hışımla köye gelerek Ali emmisine çıkıştı;
-Hani bankada parası vardı babamın, beni boşu boşuna şehre gönderttin...
-Oğlum, baban paralarını güvenlikçi Osman'a verirdi, birde ona sor istersen...
Rahmetli Hıdır amcanın oğlu güvenlikçi Osman'ı meyhanede kafayı çekerken buldu.Yakasına yapışarak babasının paralarını sordu;
-Ulen deyyus! Babam paraları sana vermiş, nettin yedin mi lan?
-Yooo! Baban bana para vermedi ki...Verdiyse hani senedi, sepeti...?
Araya birileri girerek kavgayı ayırdılar.Mesele tam kapanacak derken, köyde parasını Osman'a kaptıran ne kadar ihtiyar varsa meyhaneyi bastı.Hepsi ağlayıp sızlayarak güvenlikçi Osman'dan paralarını istiyorlardı.
Mesele sonradan anlaşıldı.Güvenlikçi Osman köydeki yirmibeş ihtiyardan bir milyona liraya yakın parayı iç etmişti.Aldığı paraların hepsini yemiş, içmiş ve bankaya bir kuruşunu bile yatırmamıştı.Arada bir parasını isteyen ihtiyarlara '' Paranı şimdi çekersen faizin yanar, altı ay sabret, paran iki katına çıkacak'' diyerek kandırmıştı.
''Yemeyenin parasını yerler'' derler.Bizim ihtiyarların ''ölümlük-dirimlik kefen parası'' diyerek çocuklarından gizli biriktirdikleri paralarla bin tane kefen alınır, mevlüt okutulurdu...
Kefen parası deyip geçmeyin...
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...