GÜN DEMLİ'YORUM
Ruhumdaki kargaşaya toplumsal müdahale amacıyla mı dalsam toplumsal müdahale aracıyla mı? Amaç müdahale midir yoksa yazar burada ne anlatmak istediğini okur aracılığıyla mı anlamak istiyordur? Yaşananların gerçek olaylar ve kişilerle ilgisi yoksa ‘’Yaşananların gerçek olaylar ve kişilerle ilgisi yoktur’’ yazmak nasıl bir kaşınmaktır. Günlük bir paket gazlı müdahalemi, ‘’artık günde iki pakete’’ çıkardım.
Yine kaçarken vuruldum…
Dur ihtarına uymadı kalbim, attı ama çarpmadı yeniden.
Hangi yaşta yaşlanır gözlerimiz? Hani, hiç yaşlanmaz diye savunup, tutkunu olduğum bin bir renk pınarı gözleriniz. Denizliği renginden değil derinliğindendir diyen arkadaşım, hiçbir deniz bir pınardan doğmazken nasıl olur tuzlu su kaynağı olur yaşlı gözlerimiz.
Bir kaşık tuzlu suda boğuldum…
Ben bulanık görmüyordum, bulanıktı belki, öyle ya bulanıksa bulanık görüyordum zaten.
Yosunlu taşlar, karınca yuvası daha bilmem ne. Kaybolunca sana bakardım. Akıl işte, kaybolunca yosunlu taş ararım ben.
Kötüdür coğrafyam, Ferhat’ın Dağı, Mecnun’un Çölü işte bildiğim. Körfezim görmez, burun’um erozyonla mücadelede, varsa yoksa ‘yarım’ ada. Dağlarım kıyılarınıza paralel, ne diklenir ne kesişir bir yerde. Efkarlıdır başım, erimez kaç mevsim geçse de.
Şuraya bir yere koymuştum bir şeyleri, elimi uzatınca bulacaktım, kaybettim… Şimdi kendim ettim, kendim buldum bile diyemem.
( Yaşananların gerçek olay ve kişilerle ilgisi yoktur )
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...
Yaşananlar yaşar mı ki gerçekliğini sorgular? Kişiler mi bilir işi yoksa kim olduğunu bilmediğim insanlar mı bilirkişi? Ya Arslan, bu nasıl bişi...?
Burcu Esin İLİŞ
18.2.2014
Kimileri yaşamını sürdürür, kimleri yaşar. Kimi zaman aynı kişi yapar bunu. Bir dönem yaşar, bir dönem sadece yaşamını sürdürür. Sorgu geçişlerde başlar ve yaşayan bilir işi.
Arslan Gürbüz
19.2.2014
Yaşayan bilir mi peki yaşlanır mı, yaş mı alır? Su ardını yaş bırakır... Yaşına bakmaksızın gözünün yaşamak ya da yaşamı sürdürmek her zaman mı yaşayanın tercihi? Yoksa yaşam mı belirler bu nefes dizgisini?
Burcu Esin İLİŞ
19.2.2014
Tercih edip etmemek de tercih meselesi. Seçeneklerdir belirleyen dizekteki nefesin çıkardığı sesi. Mantık, çevre, aşk, koşullar, ihtiyaçlar, zorunluluklar diye gider çeldiriciler silsilesi. Birini seçince çeldirici oluverir çoğu kez diğerleri. Tüm şartlar uygunken yapılan yanlış tercih belki de kaderin cilvesi, ya da ne bileyim aiii sesi :)))
Arslan Gürbüz
19.2.2014
Biz cenneti de gördük cehennemi de...
Daha dün gibi aklımda çocukluğum.
Yediğimiz ekmek de içtiğimiz su da tertemizdi.
Havada gül kokusu vardı o zamanlar.
Ne zaman ki bizi terk etti peygamberleri
Başka olsa da o güzel insanlar...
Yusuf Ziya Güldere
19.2.2014
Ne kervan kaldı, ne at;
Hepsi silinip gitti...
İyi insanlar iyi atlara binip gitti...
Günceyi yazarken bu dizelerde dönüp duruyordu zihnimde, yazmamıştım, denk geldi işte :)))
Arslan Gürbüz
19.2.2014
...
İşte o zaman başladı bizim için cehennem.
Şimdi İstanbul"da beton duvarlar arasında
kimse duymaz sesimi.
Bazen çıkıyorum şu Kartal"ın tepesine,
Ay"la konuşuyorum.
Ne yapayım ki?
Soruyorum ona:
Ey Asme! Nereye gidiyor bu dünya?
Yusuf Ziya Güldere
19.2.2014