Ben-Kendim-Kendimde
Bir şeyler lazım kendime gelmem için veya kendimden geçmem.. Kendimde inecek yoktu ondan geçip gidiyordum, ama O'ndan geçip gidemiyordum belki de.
Bağırdım kendi kendime kendimde inecek var diye, kendim kendime geri bağırdım müsait değil, çevirme var diye.
Halbuki ne çeviriyordum ki, ya da ne diye çeviriyorlardı ki, ardı önü kendimdi işte.
İnemedim kendimde neticede. Yeşil seviyordum, mavi görüyordum bazen de. İndim bir çimenlikte, deniz miydi ? belki de.
Bir kaç durak geri gitmek gerekti kendime. Geçerken görmüştüm kendimi, gittiğimde eski kendim olacaktı yine. Biliyordum, çünkü hep geç inmekten tecrübeliydim eskimeye.
Yazayım diye düşünmüş olmalıyım bunları deftere. Aybaşında alırım nasılsa, hep beklerim ayın başını ışıksız gecelerde.....
Görüntülenme Sayısı:Google.Apis.Requests.RequestError User does not have sufficient permissions for this profile. [403] Errors [ Message[User does not have sufficient permissions for this profile.] Location[ - ] Reason[insufficientPermissions] Domain[global] ]
Yine konusturmussun kalemini, okurken her insanin kendinden birşeyler bulabileceği bir yazı olmuş bence diyerek, kendimce eklemek istedim: İnecegin durak kendinse aslında önce ya da sonra inmek ya da durağı kaçırmak yok aslında. Her yol sana çıkıyor çünkü. Sadece indiğinde bulduklarınla, beklentilerin pek uyuşmuyor. O yüzden şoförle aran ne kadar iyi olsa da seni geri goturmeyecegi icin daha fazla geç kalmadan, kacirdigin durağın derdine yanmayı bırakıp sana en çok benzeyen en yakin durakta inmek gerek bazen, kendini kaçırmamak için;)))
Berna Öz
23.3.2015
Kalemi konuşturduğumu söyleyene bak :) yorum yazıdan iyi. Sen nerelerdesin, dön artık sayfalara. Bekliyorum-uz. Eklediğin kısmı bu konuda sana geri kopyala-yapıştır yapıyorum :) Yaz lütfen.. Dostkal
Arslan Gürbüz
23.3.2015
Bu yorumun üzerine gaza gelmem gerekir aslında ama sen de bilirsin ki yazmak için yaşamak, hissetmek gerekir. E benim öğrencilerim yok ya yazacak pek birşey de yok sanki. Gerçi ogrencileri tanımaya başladıkça birkaç BARIŞ, birkaç GAMZE buldum ama hayırlısı bakalım. Son söz; Öğretmenlik en güzeli...
berna öz
23.3.2015
Okumak da hissetmektir Berna :) İki satır düşmen alta çok değerli. Sen yalnız bırakma bizleri. Kalemin elinde olsun hep.
Arslan Gürbüz
24.3.2015
Kendinden bırakmak istediğin şeyleri bir daha geri istememek şartıyla bana vermeye hazırsan şayet ben almaya hazırım. Bırakmak istediklerini sonradan istemeye gelirsen. Sana, bana bıraktığın şeyi bir şartla geri verebilirim. Kendinden bana iki şey bırakmak şartıyla... Karar senin, Ne dersin?
Yusuf Ziya Güldere
23.3.2015
Teklife ilk aklıma gelen şekilde cevap vereyim; bırakmak istediklerim olsa da, onlarla da ben kendimi tamamlıyorum aslında. Yanılmıyorum değil mi üstat.
Arslan Gürbüz
23.3.2015
Sevgili Aslan yazını okuyunca, AŞIK VEYSEL i hatırladım. Uzun ince bir yoldayım .... bazen bu uzun ince yolda ilerlerken bir durakta inip kendimizi gözlemek çok iyi gelebiliyor. Acele etmeden ve geç kalmadan yolculuğun tadını çıkarabilmektir önemli olan.
Şair demiş ya,
Kah çıkarım gökyüzüne, seyrederim alemi.
Kah inerim yeryüzüne, seyreder alem beni
İster biz seyredelim alemi, ister alem seyretsin bizi. İçimizdeki yolculuk çok kıymetlidir. Diline, yüreğine sağlık.
Zeynel Oruç
23.3.2015
Çok teşekkür ederim Zeynel Hocam, yazınsal molalarda karşılaştığım dost yüzlerden olduğunuz için. Bir bardak çay içimi sohbet gibi geliyor bu yazışma anları, kısa ve çok değerli.
Arslan Gürbüz
24.3.2015
Kendi kendine olmak huzurluysa inmeye hiç gerek yok bence,çünkü inince işin bütün sihri kayboluyor.Sonunu bilmediğin bir yere yolculuk etmek ve neyle karşılaştığını bilmeden sürprizlerle karşılaşmak ihtimalinin insana verdiği heyecan ve tat duygusu o kadar güzel olabiliyor...Saygılar....
Murat MINDIZ
24.3.2015
Murat Hocam, çok teşekkürler. Yolculuk; kimine, ifade ettiğiniz gibi sonunu bilmeden sürprizlerle dolu güzel, kimine molalarda. Neticede tüm yolculuklar kendine insanın. Ne dersiniz?
Arslan Gürbüz
24.3.2015
Kendimi arıyorum kendimde
Dostlarım da öyle,
Arıyorlar kendilerini bende.
Niye bilmem,
Birşeyleri ararken en yakınımı göremem.
Ve en uzak beni görüyorlar belkide
Yoksa ararlar mı kendilerini bende.
Ama ne çare bulamazlar bilirim
Ne kendileri bende
NE de ben kendimde.
Uzaktayım,
Hem kendime
Hemde kendi içindekilere.
Kendimi arıyorum kendimde
Ama bulamıyorum ne çare...
Sevgili Aslan bir yazıyorsun hafızamın yedi kat altındakileri ortaya çıkarıyorsun.Kimindi bilmem bu şiir bir zamanlar dilime dolandıydı.Lütfen yazmaya devam et ''Kendime'' iyi geliyorsun:)))
Baysan Banu Uzun
24.3.2015
İçimden bir ses şiir sizin diyor nedendir bilmem. Çok teşekkür ederim.
Arslan Gürbüz
24.3.2015
Bu güzel yazı bana da Metin Altıok'un "Evde Yoklar" şiirini hatırlattı.
...
"Bekliyorum bir kapının önünde,
Cebimde yazılmamış bir mektupla.
Bana karşı ben vardım
Çaldığım kapıların ardında,
Ben açtım, ben girdim
Selamlaştık ilk defa."
(Metin ALTIOK)
Mustafa Göktaş
25.3.2015
Tekrar tekrar okudum Mustafa Hocam, her okuduğumda bir kapıdan daha geçtim, her okuduğumda bir başka ben' e kapıyı açan ''ben'' değildim. Teşekkür ederim.
Arslan Gürbüz
28.3.2015
Küpün içinde ne varsa dışarı onu sızıdırmış...Maşşallah fokurdatmışsın.Ara sıra taşmak gerek, kabına sığmamak gerek, çağıl çağıl coşkun dere gibi akmak gerek...Günceniz az sözle çok şey anlatıyor.Kaleminize ve yüreğinize sağlık...
Mustafa Küçük
27.3.2015
Çok teşekkür ederim Mustafa Hocam.
Arslan Gürbüz
28.3.2015
O'ndan geçtiğinde kendine geldiğini nasıl anlayacaksın? senin sen olduğunu O olmadan nasıl fark edeceksin? Gitmeler yaşanmadan kalmalar ne değer yaşatır ki ?
Sedat Subaşı
16.4.2015