Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
ÖĞRETMEN HİÇ KİTAP OKUR MU?

ÖĞRETMEN HİÇ KİTAP OKUR MU?

Kızı popüler bir okula giden Eğitim Denetmeni bir arkadaş kızı ile yaşadığı ilginç bir diyalogu anlattı. Bende sizinle paylaşmak istedim. Eğitim Denetmeni 5.sınıfa giden kızına soruyor.

-"Sizin sınıfta kitap okuma saati var mı?"

Cevap "Evet"

-"Siz kitap okuma saatinde kitap okurken, öğretmeninizde kitap okuyor mu?"

Cevap aynen şu "ÖĞRETMEN HİÇ KİTAP OKUR MU? onun derse hazırlanması gerekiyor, işleri var o yüzden bizimle kitap okumuyor."

Sizce de ÖĞRETMEN HİÇ KİTAP OKUR MU?

Kuzey İrlanda Eğitim Sistemi ve Gördüklerim.

Kuzey İrlanda Eğitim Sistemi ve Gördüklerim.

Belçika, Estonya, İspanya ve Kuzey irlanda ile birlikte yaptığımız "Reach for the stars" adlı comenius projesi kapsamında Omagh-Kuzey irlandada proje toplantısına katıldık. Kuzey İrlanda eğitim sistemi ile ilgili gördüklerimi sizlerle paylaşmak istedim.

Not: Okul saat 3 te bitiyor, ancak öğretmenlerin saat 5 e kadar okulda bulunmaları zorunlu.

1- Okuma-yazma 3 yıla yayılmış ancak okuma yazma eğitimi 4 yaşında başlıyor, 6 yaşında bitiyor. 4 yaşında harflerle başlıyorlar. 6 yaşındaki çocuklar bizim 1.sınıf seviyesindeler. Üstelik çocuklar bizimkilere göre daha gelişkin de değiller.

2- Çocuklar el yazısı ile yazıyorlar.

3- İrlanda dilini kimse konuşmamasına rağmen okullarda ders olarak okutuluyor. İrlandalı öğretmenler çok zor olduğunu ve ingilizceye hiç benzemediğini ancak kendi kültürleri olduğu için öğrettiklerini söylediler.

4- Sınıflar bizim 20 yıl önce kullandığımız küme sistemini devam ettiriyorlar. Aktif öğrenmeyi duymuşlar ancak uygulama yapmıyorlar.

5- 6 yaş grubunun öğretmeni kırmızı masayla daha fazla ilgilendiği söyledi. Sanırım masalar arasında seviye grubu oluşturmuşlar. Bunun çok sakıncalı olduğunu grupları her gün değiştirmesinin daha faydalı olacağını, bizim uyguladığımızı ve istediğimiz sonuçları elde ettiğimizi söyledik. Sınıfında uygulayacak 2 ay sonra Türkiye'ye geldiğinde sonuçları bizimle paylaşacağını söyledi.

7- Her sınıftala bağlantılı küçük bir oda vardı. Bu odada her türlü kırtasiye ve eğitim malzemesi drama, kukla vb. vardı. Öğrenciler okula kalem ve kırtasiye malzemesi getirmiyor. Çünkü tüm masalarda kırtasiye malzemesi var.

8- Her sınıfta eğitimci olmayan öğretmene yardımcı bir çalışan var. (İlköğretimde dahil)

9- Okul binası eski olmasına rağmen çok temizdi. Genelde tarımla uğraşıyorlar, inekleri ve koyunları bile temizdi. :) Bayan Öğretmenler çiftçiliklede uğraştıklarını söylediler. Çiftçiliği çok sevdiklerini söylediler. Her gün hayvanların temizliğini yapıyorlarmış, sanırım o yüzden çok temizdiler.

10- Meslek gruplarında farklılık görmüyorlar. Okul Müdürü bayanın eşi kamyon şöförüydü. Birçok bayan öğretmenin eşi çiftçilik yapıyordu. Bayan öğretmenler çiftçiliği çok sevdiklerini ve akşamları hayvanlarla ilgilendiklerini söylediler. Türkiye'deki bayan öğretmenlerin dikkatine sunulur. :)

11- Çok cana yakın ve misafir perver insanlar, ingilizler gibi soğuk değiller. Sanırım katolik kültürden kaynaklanıyor. Çünkü daha önce polonyada da bulunmuştum. Onlarda katolikti ve çok cana yakın insanlardı.

12- Kuzey irlanda da İRA sorunu var. Yüzyıllardır Katolik (İrlandalılar) ile Protestan (İngilizler) arasında çatışma var. Belfast berlin duvarı gibi duvarla ikiye bölmüşler, duvar hala duruyor. 10 yıldır olay olmuyormuş, ancak daha önce hergün bombalar patlıyormuş. İngilizler iyi çiftlikleri kendileri almış daha kötü arazileri irlandalılara bırakmışlar. Derry şehride aynen belfast gibi duvarla ikiye bölünmüş.

13- Kuzey İrlanda da katolik, protestan ve karma okullar bulunmaktadır.

21 Mart 2012 Çarşamba 21:38 26 Yorum

İşbiriliğine Dayalı Öğrenme Projesi

İşbiriliğine Dayalı Öğrenme Projesi

Okulumuzda yeni bir projeye daha imza attık. İşbirliğine Dayalı Öğrenme Projesi. Projenin içeriği şöyle; Not sistemini değiştirdik. Öğrenciye not verirken öğrencinin sınav, performans görevi veya proje'den aldığı notun %100 ile Sınıf ortalamasının da %15'ini topluyoruz. Toplam puan öğrencinin notunu belirliyor. Örneğin öğrenci matematik dersinde 70 aldı, sınıf ortalaması 60 olsun. 70 (sınavdan aldığı not) + 9 (sınıf ortalamasının %15'i)= 79 yapar. Çocuğun sınıfındaki arkadaşı ne kadar yüksek not alırsa kendisinin de alacağı not o kadar yüksek olacak. Çan eğrisinin tam tersini uyguluyoruz. Çocuk yüksek not alırsa arkadaşı da yüksek not alır, arkadaşı yüksek not alırsa kendisi de yüksek not alır. Tam bir kazan-kazan durumu. Çocuklar hemen sınıfta guruplar oluşturdular. Örneğin Türkçesi iyi olan Türkçesi düşük olana anlatacak. Matematiği iyi olan matematiği düşük olana ders anlatacak. Çocuklara dedik. Rekabet etmesinizi istemiyoruz. (Kapitalizmin vahşi rekabet anlayışına karşıyız. Tabi bu cümleyi çocuklara söylemedik. :)  ) Ne kadar işbirliği yaparsanız o kadar başarılı olursunuz. Okul saat 3:00'da bitiyor. çocuklar gitmiyor okulda birlikte ders çalışıyorlar. 4 gündür çocuklar derslere daha bir ilgili. proje sonuçlarını dönem sonunda güncemde paylaşacağım. Önerilerinizi bekleriz.

Salih Dede ve Melek Nine....

Salih Dede ve Melek Nine....

Pazartesi günü tanıştık kendileriyle. Daha önce ne onlar bizi tanıyordu, ne de biz onları.. Okulumuzun toplum hizmeti etkinliğini kapsamında mahallemizdeki yaşlıları ziyaret etmek amacıyla, hazırladığımız sütlaçlar ile çaldık kapılarını. Torunu açtı kapıyı. Önce kendimizi tanıttık ve sonrada yapacağımız çalışmayı. Bizi buyur etti içeriye tüm içtenliği ile.  Sobanın ısıttığı, şirin bir kuşun sesiyle doldurduğu küçük bir odadaydı Salih dede ile  Melek nine.. Bizi görünce çok şaşırdılar ve yattıkları yataktan kalkmaya çalıştılar."Hoşgeldiniz" dediler... Tanıttık kendimizi ve anlattık etkinliğimizi...  Çok sevindiler ve mutlu oldular.

Salih dede 91 yaşında, Melek nine ise 87.... Dört çocuk ve bir çok da torunları varmış. Bir kız evlatlarını kaybetmişler. Salih dede uzun zaman muhtarlık yapmış. Şimdi emekli ve oğlu ile gelinin yanında hayatlarını sürdürüyorlar. Melek nine ise göz tansiyonu nedeniyle 7 yıl önce kör olmuş.

Zaman kısa olunca konuşmalara doyulmuyor tabiki. Bir isteği olup olmadığını sorduk. Ziyaretimizden çok memnun olduğunu gözyaşları içinde ifade etti. İyi dileklerde bulunarak bizi uğurladı. Bizlerde hatırlanmanın verdiği mutluluğu onlarda, yaptığımız işin verdiği sevinci de kendimizde yaşayarak ayrıldık yanlarından. Bir sonraki ziyarete kadar....

 

Her Ders 100'le Başlar Projesini Başlattık.

Her Ders 100'le Başlar Projesini Başlattık.

Okulumuzda yeni bir projeye daha imza attık. Genelde akademik başarısı düşük öğrencilerde öğrenilmiş çaresizlik vardır. Bu tip öğrenciler sıklıkla "yapamam, başaramam" kelimelerini sık kullanırlar. Bizde "ne yapalım ki bunları çalışmaya teşvik edelim!" diye düşündük ve ortaya bu proje çıktı. Öğrencilere dedik ki her dersten herkese 1 tane ders içi etkinlik puanı olarak 100 puan verdik. 100 puan almak zordur. Biz dönem başında herkese her dersten 1 adet 100 puan verdik. Ancak bu puanı korumak sizin elinizde, eğer derslere aktif katılır, performans görevlerinizi zamanında teslim eder, ders araç ve gereçlerinizi eksiksiz derse getirirseniz bu aldığınız puan, notunuz olarak kalır. Eğer görevinizi yapmazsanız öğretmeniniz 100 puan olan notunuzu her aksattığınız görev için 2 puan olmak üzere düşürecek. dedik. İki gündür uyguluyoruz. Daha önce derse ilgi göstermeyen öğrenciler derslere katılmaya ve ders çalışmaya başladılar. Dönem sonunda proje sonuçlarını güncemde sizlerle paylaşacağım. Çok iyi başladık. Umarım dönem sonunda beklediğimiz sonucu alırız.