2. Yaratıcı Drama Köprüsü Sempozyum
Hızla değişen dünyamızda çağın bir gereksinimi olarak eğitim sistemleri de sürekli sorgulanmaktadır. Bu sorgulayış eğitimde yeni uygulayış, yeni anlayış ve bu bağlamda yeni yaklaşımları beraberinde getirmektedir. 2006 yılında yeniden dizayn edilmeye çalışılan eğitim programlarıyla öğretmen merkezli otoriter anlayışın kalıpları kırılmış şimdilerde üzerinde çok konuşulan, öğrenciyi merkeze alan, baskıcı unsurlardan uzak, aktif, yaparak yaşayarak öğrenmeye imkân tanıyan öğrenme modellerinin kapıları açılmıştır. Eğitimdeki bu yeniliklerin ışığında, öğrenciyi eğitimin merkezine alan, yaşantı temelli ve yaparak yaşayarak öğrenmelere olanaklar tanıyan, öğretmene rehber rolü veren birçok öğrenme-öğretme yöntemi uygulanmaktadır. Bu yöntemlerin ilk öne çıkanı ise “Yaratıcı Drama” dır. Yaratıcı drama, kişinin kendi bedenine, duygularına, düşüncelerine ve çevresine karşı bilinçli olmasını, oyun pedagojisi içinde yer alan çalışmaların, duyguların, bilgi ve deneylerin özgürleştiği ortamların sağlanmasını kişinin evrensel, toplumsal, moral, etik ve soyut kavramları anlamlandırabilmesini, bir grup çalışması içerisinde yaparak öğrenme ve bilgi edinmenin yanı sıra toplumsallaşmanın sağlanmasını da amaçlar. (San 1990). Ülkemizde yirmi yıllık bir geçmişi olan dramanın yaygınlaşması ve doğru tanınmasında bu alanda çalışan, ürün veren kurum ve kişilere görevler düştüğüne inanılmaktadır. Bu inançtan hareketle sempozyumun her yıl diğer kişi ve kurumların katılımına da açılarak, içerik ve hedef kitlesi genişletilerek düzenlenmesi düşünülmektedir.