Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
Önemli olan sözler değil, davranışlardır. 2 Beğendim Spam Favorilerime Ekle Değerlendir

Önemli olan sözler değil, davranışlardır.

 

Zamanında davranmasını bilmedikten sonra konuşmanın hiçbir faydası yoktur.

 '' La Fontaine ''

 

 Öncelikle şunu aklımızdan çıkarmamalıyız: Eğer çocuğumuz veya öğrencimiz dikkat çekmeye çalışıyorsa, mutlaka bunun bir nedeni vardır. Yapmamız gereken ilk şey, sorunun kaynağına inerek, neden dikkat çekmeye çalıştığını bulmaktır.

 
Dikkat çekmeye çalışan çocuklar şu davranışları gösterebilir:
  • Okulda saldırganlık, geçimsizlik,
  • İçe kapanıklık
  • Yüksek sesle konuşma, bağırma
  • Saygısızlık
  • Küfür etmek
  • Yalan söyleme
  • Hırsızlık
  • Tehlikeli hareketler yapmak
  • Kendine zarar vermek(dudağını yolmak yaralarını yolmak, saçını çekmek ya da koparmak, kafasına vurmak gibi...
  • Nedensiz ağlamalar
  • İsteğini bağırarak yada ağlayarak belirtmesi
  • Yemek yememek
  • Sizin onaylamadığınız davranışları bilerek ve inatla yapmaya devam etmesi
  • Sürekli size yardım etmeye çalışması
Çocuğumuzun veya öğrencilerimizin dikkat çekme nedenlerinden bazıları şunlar olabilir:
  • İlgisizlik: İlla tamamen ilgisiz olmasına gerek yok. Örneğin; çocuk anneannesi, babaannesiyle oynuyor, ilgi  görüyordur ama sizinle çok vakit geçiremiyordur ya da sizinle vakit geçiriyor ama babasını veya annesini az görüyordur.
  • Kalitesiz vakit geçirmek: Birinci madde de belirtilen vakit geçirmek; sürekli yanında olmanız, tabiri caizse çocuğunuzu çanta gibi yanınızda gezdirmeniz demek değil tabi ki. Çocuğunuza özel zaman ayırmak, onunla oynamak, birlikte dolaşmak, resim yapmak gibi çocuğun hoşuna gidecek ve onu önemsediğinizi hissettirecek zamanlar yaratmalısınız. Böylece bu aktiviteler sırasında çocuğunuz size kendisini daha kolay ifade edebilir ve aranızdaki ilişki güçlenir.
  • Kardeş kıskançlığı: Yeni gelen kardeşlerini kıskanan çocuklar bunu açıkça ifade edemediklerinden ve suçlanmaktan çekindiklerinden, dikkat çekme yöntemlerine başvururlar. Çocuğunuza kardeşiyle ilgili küçük sorumluluklar vermek (kardeşinin bezini getir de altını değiştirelim abisi/ablası, kardeşin sana emanet gibi), ona özel zaman ayırmak ve "gel seninle başbaşa oyun oynayalım yemek yiyelim" gibi sözlerle bunu ona belirtmek işe yarayacaktır.
  • Anne-Babanın boşanması yada evde sürekli kavga olması: Boşanmış ailelerin çocukları bu yönteme en çok başvuran çocuklardır. Çocukların yetişkinler gibi sorun çözme, sorunlarını dile getirme ve onlarla baş etme yetileri gelişmemiştir. Aile içi gerginlik ve boşanma ise çocuğun kaldıramayacağı bir yüktür. Bu noktada aileler çocuklarına çok bilinçli yaklaşmalı, onların yanında kavga etmemeli, boşanma konusunu aralarında konuşmamalı, boşandıktan sonra çocuğu iki tarafında sık sık görmesi sağlanmalı, taraflar birbirini kötülememelidir. Bu konuya evde sürekli kavganın içinde büyüyen ve ayrılan anne-babanın çocuğu olarak ileride genişçe yer vereceğim. Yaşayan biri olarak söylüyorum, çocuğunuz bu durumdan sizin tahmin ettiğinizden ve hissettiğinizden kat kat daha fazla üzülüyor.
  • Ayrıca çocuğumuz veya öğrencimiz dikkat çekmeye çalıştığında ona tepki vermemeliyiz. Eğer amacına ulaşırsa daha çok dikkat çekmeye çalışacaktır. Çocuğunuza; ne yapmaya çalıştığının farkında olduğunuzu, eğer size istediğini ya da derdini açıkça anlatırsa ona daha çok yardımcı olacağınızı söyleyin. "Annecim, böyle davranarak istediğini elde edemezsin, bu şekilde seni anlamakta güçlük çekiyorum. Gel bir anlaşma yapalım; sen bana ne istediğini ya da neden böyle davrandığını açıkça anlat, birlikte bir çözüm yolu bulalım." gibi cümleler hem çocuğunuzun eya öğrencimizin kendisini ifade etmesini sağlayarak rahatlatacak hem de aranızdaki ilişkiyi güçlendirecektir. Sabırlı ve tutarlı olursanız bu durumdan rahatlıkla kurtulabilirsiniz.
  • Ek olarak çocuklarımıza veya öğrencilerimize nedensiz, durup dururken, onu çok sevdiğinizi, kendisine güvendiğinizi, çok akıllı ve başarılı olduğunu söylemek de işinize yarayacaktır. Çocuklarımız ayna gibidir. Bir yerde hata görüyorsak mutlaka önce dönüp kendimizi sorgulamalıyız.
     
    Doktor kendini kaybetmiş bir hastanın huysuzluklarına kızmaz. Ateşlendiği bir sırada kendisine dil uzatmasını da sinirlenmez. İşte akıllı bir adamın da insanlara yapacağı muamele böyle olmalıdır.
     
     '' Seneca ''

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...