BEYİN JİMNASTİĞİ.....
Hadi biraz beyin jimnastiği yapalım.....
NOT : Süreniz 10 Dakikadır.
1) Aşağıdaki satırlarda, her satırda bulunun dört harfli dört kelimeyi bulunuz ?
CHUPAMASNKYREBCJOLUTREGPMOLATAL
BHRDFPLOCAGENLUİKREFAMEKOIJCHAT
GAREBHGRTOIDCDVEMMLTYVOEUROUEKA
AZAMAKLELMOIBRASBJTAASZDECRTUHN
AOPBEURFREDGRUMIKUOLAPLHAYECYTH
2) Eksik harfi bulunuz ?
666-A
421-D
555-B
007-?
3) Eksik sayıyı bulunuz ?
A-1
BC-2
DEF-6
GHIJ-?
4) Eksik kelimeyi bulunuz ?
E T JÜPİTER P Ü
M Ş Ç??I??A L A
5) Sırayı tamamlayınız ?
A D Ğ J ?
6) Sırayı tamamlayınız ?
1 2 5 12 27 ?
7) Hangi kelime diğerlerinden farklı ?
kent çıta masa zeki
8) Öyle üç harf bulun ki, aşağıdaki harflerin ardına eklendiğinde her biri anlamlı birer kelime olsun ?
K T M Y
9) “Yalak” kelimesindeki harfl
YEŞİL SAPLI KIRMIZI ÇİÇEK
YEŞİL SAPLI KIRMIZI ÇİÇEK
Bir küçücük oğlancık, bir gün okula başlamış. Pek mi pek akıllıymış. Okulu da pek büyükmüş. Ama akilli çocuk, sınıfına dışarıdan kestirme bir yol bulmuş.Buna çok sevinmiş. Artık okulu ona kocaman görünmüyormuş. Bir zaman sonra, bir sabah öğretmen demiş ki;"Bugün resim yapacağız." "Ne güzel ! " demiş çocuk. Resim yapmasını pek severmiş. Her türlüsünü de yaparmış. Aslanlar, kaplanlar, tavuklar, inekler, trenler, gemiler ...
Mum boyasını çıkarmış ve çizmeye başlamış. Ama öğretmen "Durun!" demiş. "Henüz başlamayın." Ve çocuk herkes hazır olana kadar beklemiş. "Simdi" demiş öğretmen, "Çiçek çizmesini öğreneceğiz." "İyi demiş" çocuk. Çiçek çizmesini çok severmiş ve pek güzellerini yapmaya başlamış pembe, mavi, turuncu mum boyalarıyla.. Ama öğretmen, "durun" demiş, "size nasıl yapacağınızı göstereceğim." Yeşil saplı kırmızı bir çiçek çizmiş."İste" demiş öğretmen, "Böyle çizeceksiniz. Simdi başlayabilirsiniz." Küçük çocuk bir öğretmenin resmine bakmış, bir de kendininkine...Kendininkini daha bir sevmiş ama bunu söyleyememiş. Kağıdı çevirip öğretmeninki gibi yeşil saplı kırmızı bir çiçek çizmiş.
Bir başka gün küçük oğlancık, sınıfa çıkan kapıyı tek basına açmayı becerdiğinde, söyle demiş öğretmen."Bu gün çamurdan bir şey yapacağız. "(Çok üzgünüm dayanamayacağım şunları söyleyeceğim: ülkemizin hangi okulunun hangi sınıfında öğrenciler çamurla bir şey yapar. Bu mümkün mü? Yaratıcılık böyle gelişiyor dostlar, yaratıcılık dersleri pek işe yaramıyor. İşte bu yüzden haftada 1400 patent başvurusu yapılmıyor ülkemizde bknz. Patentlenmiş buluşlar tablosu) "İyi" demiş çocuk. Çamurla oynamayı pek severmiş. Her şeyi yapabilirmiş onunla. Yılanlar, kardan adamlar, filler, fareler, arabalar... Başlamış çamuru yoğurup sıkıştırmaya.. Ama öğretmen "Durun, daha başlamayın !" ve beklemiş hazır olmasını herkesin. "Simdi" demiş öğretmen, "Bir çanak yapacağız." "Güzel" demiş çocuk. Çanak yapmasını da pek severmiş ve başlamış yapmaya boy boy, şekil şekil çanakları. Ama öğretmen "Durun !" demiş, "Size nasıl yapılacağını göstereceğim." Ve de göstermiş herkese bir büyük çanağın nasıl yapılacağını. "İşte" demiş öğretmen "Artık başlayabilirsiz." Küçük çocuk bir öğretmenin çanağına bakmış, bir de kendininkine. Kendininkini daha çok sevmiş, ama bunu söyleyememiş. Toprağını yuvarlayıp yeniden yapmış öğretmeninki gibi derin bir çanak. Ve çok geçmeden küçük çocuk öğrenmiş beklemeyi, izlemeyi ve her şeyi öğretmen gibi yapmayı. Ve çok geçmeden başlamış kendiliğinden hiçbir şey yapmamaya. Ama birdenbire küçük çocuk ve ailesi taşınıvermiş başka bir eve, başka bir şehire ve çocuk gitmiş başka bir okula... Bu okul daha da büyükmüş öbüründen. Kestirme yolu da yokmuş dışarıdan. Büyük basamakları çıkmak ve uzun koridorları geçmek gerekiyormuş sınıfa kadar.