GÜNDÖNDÜ VE SARMAŞIK...
bir varmış bir yokmuş..
bahçenin birinde güneşe sevdalı bir gündöndü yaşarmış. onun dibinde de gündöndüye sevdalı bir sarmaşık.. gündöndünün gövdesine sımsıkı sarılır, yüzünü ona dönsün, onu sevsin diye umutla beklermiş. gündöndüyse her sabah güneş doğduğunda yüzünü sevdayla göğe çevirip hayran hayran güneşi seyredermiş. sarmaşıkcık çaresiz daha bi sıkı sarılırmış gündöndüye, ama nafile.. gündöndünün aklı güneşte.. akşam olup da güneş battığında sevdiğini yitiren gündöndü boynunu büker, içine kapanır kalırmış üzüntüden.. sarmaşık daha sıkı, daha sıkı yapışırmış o zaman. gelgelelim sabah olduğunda gündöndünün yüzünü kendisine çevirmeyeceğini, güneşle onun arasına giremeyeceğini bi daha anlarmış. ama bi sabah minik sarmaşık uyanınca ne görsün! ilk defa sevgili gündöndüsünün yüzü güneşe değil kendine dönük! sevinçten az kalsın çığlık atacakmış ki,,.. gündöndüsünün öldüğünü anlamış. çünkü sarmaşık sevdiğinin yüzünü kendisine çevirmek için onun gövdesine sarıldıkça, yavaş yavaş onu boğduğunu, öldürdüğünü hiç farketmemiş.. gündöndü ölünce sarmaşığın sarılacağı bişey de kalmamış.. zamanla o da sararıp solmuş. sonra çiftçinin biri gelmiş, ikisini de bi kenara koparıp fırlatmış..
KOPARTILIP FIRLATILMAYANLARDAN OLMAK DİLEĞİYLE .......
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...