Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
Konuşma ve dinleme üzerine düşünceler... 3 Beğendim Spam Favorilerime Ekle Değerlendir

Konuşma ve dinleme üzerine düşünceler...

Anne-babalar, eğitimcilere sürekli olarak şu soruyu yöneltiyor: Çocuğum kendini ifade etmekte zorlanıyor. Özellikle toplu ortamlarda konuşamıyor, içine kapanık.

Ne yapabiliriz?

Bu tür sorunları dile getiren anne babalara çocukların bazı yönlerinin gelişmediğini ya da yeterince olgunlaşmadığını anlatmaya çalışıyoruz.

Nedir bu özellikler: İlgileri gelişmemiştir; disiplin duygusu ve sorumluluğu oluşmamıştır; sevgi torbası mutlaka boştur. Toplum olarak en büyük yanlışımızı disiplin konusunda yapıyoruz.

Disiplini; kontrol altına almak, otorite kurmak, sert çıkış olarak algılıyoruz. Baba-anne konuşurken çocuk susacak, öğretmeni dinlerken aykırı düşünceler söylemeyecek. Çocuk dediğin susmasını öğrenecek. Çocuğunu susturan anne-baba başarılı oldu demektir. Gerçi çocuğun konuşması için 1-2 yıl yeterlidir, susmasını öğrenmesi için belki bir ömür geçecektir. Bizim burada bahsettiğimiz çocuğun konuşma hakkına saygı gösterilmesidir.

Demokratik disiplin, kurallar koymak ve konan kuralları titizlikle uygulamaktır. Çocuk, sağlıklı kurallar içinde yaşama hazırlanır. Eğer disiplin uygulaması, yanlış ile doğruyu, kendini kontrol edebilmeyi, insan ilişkilerini düzenleye bilmeyi ve iyi insan olmayı hedeflenmiyorsa doğru olmayan bir şeyler vardır.

Disiplin uygularken bilerek ya da bilmeyerek çocuklarımızı yönlendiririz. Katı uygulamalar çocuklarımızı genelde üzer ve kırar. Sürekli üzülen ve kırılan çocuğun duygularında onarılmaz yaralar açılıyor demektir. Sevgimizi sonsuz sunarsak, ana kuzusu dediğimiz kişilik otaya çıkar. Kontrolsüz bırakırsak kendine, ailesine, topluma karşı sorumsuz ve sorunlu kişilik ortaya çıkar.

Şimdi şu soruyu sorabiliriz: Sağlıklı kişilik nasıl oluşacak?

Anne-babalar disiplin konusunda yeterli bilgi sahibi olacak ve dengeli davranacaktır. Anne-babalar sağlıklı bir model yaşamamışsa ve model olamıyorsa, çocuktan sağlıklı gelişme beklememiz hayal olur. Aşağıdaki anne-baba özelliklerini inceleyerek size yatkın olanını seçebilirsiniz.

1. Otoriter Anne-Baba: Her şeye hayır demeye eğilimli, hükmetmeyi seven, esnekliği olmayan, emir verici, çocuk yerine karar verici eleştiriye kapalı tutum.

2. Liberal Anne-Baba: Çocuğun yanlış davranışlarına göz yuman, kararları tamamen çocuğa bırakan, ceza vermeyen, kabullenici, her şeye evet deme eğilimli, eleştiriyi ciddiye almayan tutum.

3. Demokrat Anne-Baba: Çocuğu ile her şeyi tartışabilen, ikna ve inandırma yöntemi kullanan, gerekirse fikir değiştirebilen, eleştiriye açık yönlendirici, karar alırken çocuğun da düşüncelerini alan, doğru yerde evet doğru yerde hayır diyen tutum.

Yaşımız ne olursa olsun, hiç önemli değil. Çocuk yetiştirme alışkanlığımızı yeni baştan gözden geçirmek zorundayız.

Artık hiçbir anne-baba; kendini ifade edemeyen; kendine güveni oluşmamış; bağımsız davranamayan; itaat kültürüyle yetişmiş bir birey yetiştirmek istemez.

Nasıl ki toplumlar sorunlarını ancak demokratik yöntemlerle sağlıklı çözebiliyorsa, ailede de sorunlar ancak demokratik ortamda sağlıklı çözülebilir.

Unutmayalım ki ailemizdeki demokratik ortam, toplumun yansımasıdır. Evimizde ne kadar demokrasi varsa toplumda da o kadar demokrasi vardır.

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...

Ders Planı

1 >> HAYAT BİLGİSİ >> BENİM EŞSİZ YUVAM >> B.1.22. Ailesi ve yakın çevresi ile ilişki kurmada hangi duyu organlarından yararlandığını açıklar.