HAKKARİ YÜKSEKOVA 20,21 ARALIK 2014
Çok uzak gibi görünse de aslında uzak olmadığını anladık. İşin aslı fiziksel uzaklık değil, yeter ki gönülden uzak olmasın. Giderken şunu hissettim. Çok değil yüz yıl önce bir insan sabahleyin İstanbul’da, öğleden sonra Yüksekova’da olması ne düşündüşündürürdü, insanlar nasıl yorumlardı acaba? Yirmi yıl sonra bu mesafe daha da çok kısalacak gibi görünüyor.
YÜKSEKOVA doğunun batısı gibidir. Doğrusu kendimi bir ildeymişim gibi hissettim. İnsanlarının hürmetkar, saygılı, alçakgönüllülüğü hemen dikkatinizi çeker.
Merkezdeki güzel ve yeni yapıların yanında yoksulluğu insanın gözüne sokacak kadar yapılar da var. Çok güzel restoranları var. Yoksullukla zenginlik iç içe, yan yana duruyor. Uçsuz bucaksız toprakların bomboş olduğunu, tarımın ve hayvancılığın öldüğünü bir kere daha gördüm. Şehrin dışına çıkıp karşıdan seyredince ancak o zaman görebilirsiniz yoksulluğun zenginliği nasıl bir çember içine aldığını. Tarımın, hayvancılığın öldüğünü, ormansız arazilerin nasıl adım adım çölleşmeye doğru gittiğini görürüz.
Şehre gider gitmez genç meslektaşlarımız bizi karşıladılar. Bize karşı gösterdikleri sahici samimiyeti anlatmaya kelimeler yeterli gelmez, ancak yaşamak gerekir. İki tam gün seminerde birlikte olduğumuz halde onlar için yetmedi üç akşam grup halinde sohbete devam etme arzuları bizi çok duygulandırdı. Çok donanımlı, akademik taze bilgilere sahip oldukları paylaşımlarından belli oluyor. Sadece ihtiyaçları deneyim eksikliğidir. Sadece onların yanında olmak, onları biraz dinlemek bile yetiyor. Zaten onlar sorunlarını yönetirken deneyimlemeler yapıyorlar. Sınıflarındaki sorunlarını kendilerine dert edinmişler. Bir dokun bin ah işit misali. Sorunları çok, deneyimleri az.
Yandaki okulda dersi olan öğretmenin dersi biter bitmez gelip bütün oturumları takip etme arzusu, birinci gün katılanları dinleyen, ikinci gün ben de katılmak istiyorum diye gelen öğretmenin samimiyeti karşısında çok duygulandık. Birinci gün yirmi üç kişiyle başladık, ikinci gün yirmi altı kişiyle devam ederek günü bitirdik. Katılmadıkları ilk oturumlarını bir sonraki eğitimimizde almaları üzerine anlaştık. Hocam ya bizi kabul etmezlerse diye endişelenmeleri yüzlerindeki samimiyetlerinden okunuyor. Orada ayrılırken bir parçamın orada kaldığını söyleyebilirim.
Eğitimi gerçekleştirmek üzere kapılarını bize açan İsmet Alkan Anadolu Lisesi yöneticilerine teşekkürler. Sınıfa kadar gelerek gösterdikleri yakınlık ve ilgi için, ilçe şube müdürlerimize teşekkürler. Bu talebi başlatan ve çok güzel bir organizasyon yaparak öğretmenlerine verdiği değeri belli eden genç okul müdürümüz Recep Zengin’e teşekkürler. Birlikte güzel iki gün geçirdiğimiz, güler yüzlü, genç öğretmenlerimize teşekkürler.
Oradayken bizi arayarak iyi dileklerini ileten ve bizi yalnız bırakmayan, hep desteklerini yanımızda hissettiğimiz ÖRAV ailesine ve birlikte seminerin sunumunu yaptığım görev arkadaşım Bülent Aydın’a paylaşımları ve desteği için teşekkürler.
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...
"Çok uzak gibi görünse de aslında uzak olmadığını anladık." Paylaşımınızla bize de Çok uzak olmadığını gösterdiniz. Kazandıkları deneyimleri oradan aldıklarında fark edecekler, çalıştıkları 1-2-3 yıl (Ardahan ortalaması2,2 yıldı) 10-20 yıllık deneyime karşılık gelecek.
Sinan Dişçioğlu
25.12.2014
Sevgili Sinan sana katılıyorum. Mecburiyetler ve sıkıntılar insana çok şey öğretiyor. Onlar da bunun farkındalar. Birkaç yıl içinde deneyim sahibi olarak yurdun dört bir yanına yayılacaklar. Bu günlerini ve sıkıntılarını tebessümle anacaklar. Buradaki hizmet yılı ortalaması 3.1 şimdiden çocukların sorunlarını kendilerine dert edinmişler. Çeşitli yollar araştırıyorlar. İlk defa seminerin bitiminde gece geç saatler kadar sohbet etme arzuları ve isteklilikleri karşısında duygulandık.
Zeynel Oruç
25.12.2014
Belgesel tadındaki bu güncenizi paylaştığınız için kaleminize ve yüreğinize sağlık olsun, teşekkürler Hocam.
Mustafa Küçük
25.12.2014
Ben teşekkür ederim Mustafa Hocam.
Zeynel Oruç
26.12.2014
Emeğinize sağlık Zeynel Öğretmenim gitmiş kadar oldum,keyifli bir yolculuktu teşekkürler...
Baysan Banu Uzun
27.12.2014
Teşekkür ederim öğretmenim.
Zeynel Oruç
27.12.2014
Emeğinize sağlık , ne güzel anlatmışsınız karlar altındaki Yüksekova'yı ve oranın güzel öğretmenlerini
Songül Boybeyi
2.1.2015
Teşekkür ederim sevgili öğretmenim.
Zeynel Oruç
2.1.2015
Örav'ın tüm ülkenin çocuklarını kucakladığının güzel bir kanıtı.
Kutlarım.
Mustafa Şener
7.1.2015
Sevgili Mustafa,
Gerçekten insan oralara gidince bir başka etkileniyor. Yurdun dört bir yanından gelmiş öğretmenler, orada yaşayan öğretmenler hepsi o kadar kaynaşmışlar ki ve hepsinin ortak bir dertleri var. Çocuklara biraz daha faydalı olabilmek. Bu o kadar belli oluyor ki onları bırakıp gelmek zor eliyor.
Zeynel Oruç
7.1.2015