ESİNTİ - ESİN BURCU İLİŞ

"ÖĞRETMENİM, HADİ YİNE O ŞEYLERDEN HAZIRLAYALIM.."

En zoru da neydi biliyor musunuz? Onları "Bilişim Teknolojileri" gibi her öğrencinin koşarak girdiği bir dersin BT Sınıfı'nda değil de kendi sınıflarında yapılacağına ikna etmek. Neyse ki bilgisayarlarımızın çoğunun arızalanması nedeniyle sınıfta başlatılan bakım-onarım bu konuda çok yardımcı oldu bize:))) Yoksa sınıfta kalabilmek daha zor olacaktı bizim için...

Tüm itirazlara karşın geri geldiğimiz sınıfımızda dersimizi işlemeye başladık. Herşey normal gidiyordu. Öğretmen tahtaya birşeyler yazarak anlatıyordu, öğrenciler not alıyor ya da almıyordu. Çoğunluk dersi dinliyordu öte yandan bir grup da fırsattan istifade bilgisayarla yaşadığı tüm tecrübeleri ve aksaklıkları anlatmak. Tecrübeleri ile övünmek, karşılaştığı problemlere ise bir çözüm yolu bulmak istiyordu...

  6. sınıflar konuları gereği bir "Sınıf Gazetesi" hazırlayacaklardı performans görevi olarak, 7. sınıflarsa web tasarımına başlamışlardı ve onlar "Web Sitesi" tasarlayacaklardı...

Öğretmen saatine baktı. Neyse bir ders daha bitiyordu demek ki... Kibritin çakıp da aleve döndüğü an o andı işte. Öğretmen derse gelirken yanında getirdiği şu kocaman ruloyu açmaya başladı. Sorularla birlikte elbette...

- "Öğretmenim, o ne?"

- "Bu bir çeşit defter. Sayfaları biraz büyük bir defter..."

- "Resim defterine benziyor?!"

- "Onunla napcaz?!"

- "Şimdi, öncelikle sizlere vereceğim numaraları aklımızda tutalım. Sen 1'sin, sen 2, sen 3, ..."

Sınıftaki her öğrenci bir numaraya sahipti artık. Sanıyorlardı ki 5 kişilik bir grup "1, 2, 3, 4 ve 5" numaralı öğrencilerden oluşacak:) Hani daha samimi olanlar bir arada oturuyorlar ya...

- "Evet. Şimdi birlikte bir çalışma yapıyoruz. Bunun için 1'ler buraya, 2'ler şuraya, ... gelip bir arada oturuyorlar."

Ardından sınıfa göre yapılacak olan çalışmanın yönergesi birkaç defa tekrarlanarak verildi. İşte macera başlamıştı.

Kısa bir süre bakıştı herkesi birbiriyle. Daha önce bu arkadaşlarıyla hiç çalışmamışlardı ki, hem şimdi ne yapacaklardı? Nasıl olabilirdi ki...

İlk şokun ardından. Önce gruptan birisi bir fikir attı ortaya, sonra onu destekleyenler, fikri geliştirenler; başka neler olabileceğini söyleyenler. Sınıfta gürültü o kadar arttı ki, yaşam doldu sanki içeri... Bir heyecan, bir hareket...

Hele bir de onlar dersteyken sınıflarının kapılarına asılan eserleriyle karşılaşmalarını görseydiniz:) İlk tepkileri;

- "Öğretmenim, bunlar buraya asılır mı; rezil olduk." demek olmuştu. Oysa ardından neredeyse bir hafta indirmediler onları...

Neler yaşadığımızı merak mı ettiniz siz de? İşte hepsini okuyabilirsiniz yüzlerimizden:)

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...