Oraya Ulaşmak
Oraya Ulaşmak,
Oralarda bir yerlere ulaşmak için yola çıkacaktım. Belki o gün paylaşamayabilirim diye şimdiden paylaşıyorum. Onları tanıdıktan sonra dostlarım dediğim.
Bir çiftin öğretmenliğe başlama hikâyesi;
1983,Tunceli-Pertek ilçesi-Musadariç Köyü,iki genç öğretmen 12 Aralık 'ta başlar köy öğretmenliğine...
Köylerini bulmak bile maceradır onlar için.Pertek minibüsü bir yol köyünde indirir.
-Musadariç yakın mı?
-Şu tepenin arkası, yakın.
-Bu gece misafirimiz olun
-Sağolun gideceğiz...
Elele tutuşarak yola çıkan genç çift karlar üzerine oturarak şehirden aldıkları lahmacunları yerken havanın karardığını farkederler. Daha hızla yürümeye başlarlar ama köy ortalıkta yok. Bir korku düşer kalplerine… Kaybolduk... Gökyüzündeki yıldızlar ve ay arkadaşlarıdır sadece. Daha hızlı yürü, daha hızlı yürü... Delikanlının damatlık ayakkabının topuğu da kaybolur karlar içinde... Çaresizlik içinde yürürken birden köpek sesleri duyulur… Köpek sesleri demek insanlarında bulunduğu anlamına gelir.
Hemen başlarlar yüksek sesle bağırmaya: “Teyzeee, teyzeeee, kimse yok mu?” Onlar bağırdıkça köpeklerde havlamayı arttırır...
Biraz daha yürüyünce bir ev gördük. “Kurtulduk! Soğuktan donmayacağız artık…”
Köylüler öğretmen olduğumuzu anlayınca bizi içeri aldılar. Altımıza yün döşek serdiler... “Otur Hoca, rahat otur...” Babamız yaşında insanlar ayaklarımızı uzatıp oturmamızı istediler... Leğen getirip elimizi ayağımızı yıkamak istediler. İzin vermedik, kendimiz yıkadık. Gaz lambası ışığında yağda yumurta, çökelek yedik...Yatma vakti gelince tuvalet sorduk... “Çıkın Hoca çıkın.” Çıktık ama tuvalet yok, “Biraz ileri gidiverin.” dediler… Sonradan anladık ki kaldığımız evde tuvalet yok.
Sabahleyin horoz, merkep sesleri ile uyandık. Bahçeye çıktık.
Bizi gören çocuklar utanıp uzaklaşıyorlardı…
Sora sora okulumuzu bulduk.
Burası mı? Hayal kırıklığına uğradık. Evraklar yerlerde, her yer çamur... Olsun, temizledik okulumuzu...
Minik de bir lojmanımız vardı.1+1 minnacık bir mutfak.
Çok sevdik lojmanımızı.
Elektrik yok, evde su yok, yok, yok, yok...
Öyle bir şey vardı ki bizde... Görev aşkı...
Öğrencilerimizi tanıdık. Bize ışık tutun, yol gösterin diyorlardı. Oynadık, sevdik, beraber yedik öğle yemeklerimizi...
İşte böyle bir mezrada başladı bizim sevdamız.
Paylaşımınız için teşekkür ederim Fevzi-Esin ÖZBAY, iyi ki varsınız.
Yine 12 Aralık’ta başka bir öğretmenin hikâyesi başlar o okulda, Sonra da onlarla unutulmayacak olan dostlukları.
Oralarda ve yaşamımın sonrasında edindiğim, hala seslerini duyduğum ve başka bir âlemde olan dostlarıma…
Masallar insanları uyutmak için anlatılır. Hikâyeler ise insanları uyandırmak için derler.
Öğretmenler Gününüz Kutlu Olsun…
Sesiniz duymak dileğiyle…
İyi ki varsınız, Var olmaya da devam edin...
Sevgiylekalın…
Dostkalın…
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...