Tahta Bavul "İYİ BAYRAMLAR"
Bayramlar bazen geçmişte yaşanan birşeyleri anımsatır. Ya sevinir ya da donup kalırız.
"Gülten Aşkın 15 Temmuz İzninizle bir anımı paylaşmak istiyorum, bundan yuvarlak hesap elli yıl öncesinden. Türk Milleti'nin savaş yıkıntılarının arasından kurtulmaya çabaladığı, 2. Dünya Savaşı'nda dört yıl askerlik yapan babamın hala toparlanamadığı, ben doğduğumda, yaşamam için kurban kesen ,sevgili rahmetli babamdan buruk bir anım...
BEŞ KERE BEŞ YİRMİ BEŞ Bolu Kız İlk Öğretmen Okulunda, dini bayramları genelde okulda kutlardık, ailemiz çok uzaklarda olduğu için. Yakın çevrede oturan arkadaşlar giderdi yalnız. Biz de bayramdan bir hafta önce, ellerimizle yaptığımız ve yazdığımız bayram kutlama kartlarını sevdiklerimize postalardık. O günün diğer günlerden farkı, yemekler biraz daha çeşitli çıkardı. Kimsede bir heyecan hatırlamıyorum. Sanki yatılı okul, ağır sorumluluklar biraz katılaştırmıştı mı ne...
Bayramın ilk günü öğleye doğru kantinin büyük salonunda öğretmenlerimiz ayakta çepeçevre sıraya dizilir, teker teker, ya da guruplar halinde gider ellerini sıkardık. Kurban Bayramı yaklaşmıştı. Bir gece rüyamda bir iskelet, " beş kere beş yirmi beş" diye bağırarak tekrar ede ede, bana doğru koşuyor. Tatili dokuz günmüş. Araba tutuldu. Hazırlan Kırklareli'ne gidiyoruz." dedi. Tahta bavulumu hazırladım. Herkeste bir neşe, şarkılar türkülerle gece yarısı Kırklareli'ne ulaştık. O gece arkadaşımın teyzesinde misafir olduk. Ertesi gün minibüsle köyüme ulaştım. Babamda bir surat, sinirden köpürüyor. "Yirmi beş lira geliş, yirmi beş gidiş, ben nereden bulacağım, sende hiç düşünce yok mu?" diyor. Anamın ağzını bıçak açmıyor. Amcamın kızına kızıyorlar beni ayarttı diye. Amcam, ormancıydı. Aylık maaşı vardı. Çocuklarını bir şeyden mahrum etmiyordu. Bizim, yemeliğimizden artan ekinleri senede bir veya iki defa satacaklar da, elimize para geçecekti. Bana aylık gönderdikleri harçlık ancak yirmi beş otuz liraydı. Yalnız son sınıfta bir defa elli lira göndermişlerdi. Son sınıflar olarak Ege Bölgesi gezisine gittiğimiz zaman...
Şimdi hiç bir eksiğim yok, ama; içim buruk, hüzünlü...
Bayramların gelmesini hiç istemiyorum..."
Hepinize iyi bayramlar.
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...