21. Yüzyılın Öğretmeni Olmak
Ben bilim-kurgu romanlarını, mangaları ve benzeri hayal dünyası fikirleri çok severim. İnsanın dünyasını genişletiyor. Farklı bakış açıları getiriyor. İlk “21. yüzyılda … olmak” konularını duyunca aklıma hep “işte farklı bir şey söylenecek”, “yenilikçi fikirler paylaşılacak” ve “insanın ufkunu açacak” bir şeyler olacak fikri geliyor, sonra büyük bir hayal kırıklığı.
İnsanlar sürekli geliştirme değiştirme çabası içinde, bazen aynı fikirleri defalarca duyuyoruz ama bizim bakış açımızdan ve ticari kaygılardan dolayı onları görmezden geliyoruz. Yeni fikirler olduğunu düşündüğümüz şeyler aslında yıllar önce birilerinin anlatmaya çalıştığı ama kimsenin dinlemediği şeyler veya bazı fikirlerin küçük değişikliklerle sunulması olabilir.
Öğretmenlik işinden biraz bahsedecek olursak Serap öğretmenimin bir yazısı var onu okumanızı tavsiye ediyorum. Yazıyı okuyunca fark edeceksiniz değişen çok şey yok. En çok değişen şey aradan 3500 yıl geçmiş olması!
Bu örneğin biraz teknolojiden uzak olduğunu düşünüyorsanız, size “ilk akıllı telefon 20 yaşında” haberin şiddetle tavsiye ediyorum. 1992 yılında tanıtılmış bir kalemle ekranına basılabiliyor ve 4,5 inç ekranı var (iPhone ekranı 4 inç).
Bilmiyorum tarih konusunda uzmanlar ne der, ben bu unutkanlığı iki nedene bağlıyorum. İlki 20. Yüzyılda dünyada gerçekleşen iki dünya savaşı. Savaşların ve etkilerinin uzun yıllar devam etmesi, büyük buhranlar insanları eskiyi unutmaya teşvik etti. İkincisi ise son 60 yılda bilgisayar teknolojisinin gelişimi.
Hafızamız silinmiş gibi davranmamız beni gerçekten şaşırtıyor. Sanki her şeyin bilgisayarla çalışması gerekli gibi bir his doğuruyor insanlarda. Gelin görün ki geçmişten beri insanlığın yapmayı istediği şeyler çok uzakta.
“İnsanlar nasıl olur da daha 20 sonrasını görmekte zorlanırken tüm bir yüzyılı görebilecekleri iddia edip sonra tarih öncesinden kalma fikirleri yeni gibi önümüze sunabilirler?”
Sadece hayatının son 10 yılını hatırlıyor gibi yaşarsan bu da çok normal.
Hangi çağda yaşarsa yaşasın ister 21 ister 22. yüzyılda öğretmen bence,
öğrencilerine elindeki teknolojinin geçmişini, ne işe yaradığını paylaşan ve ihtiyaçlarına yönelik bu aletlere ek ne yapabileceğinin hayalini kurdurtabilen, bir şeyler yapmaları için teşvik eden bir kişi olmalı.
Sizce nasıl olmalı?
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...
vallaha doğru.
VEYSEL PARLAK
29.11.2012
Sevgili Volkan, Daha sınıflara hesap makinasını bile sokamadık. Sahi kaç kişi o ufacık makinayı tüm fonksiyonları ile kullanabiliyor. Bilgisayarı bir kenara koy...
Yusuf
29.11.2012
Tabletlerle ilgili güncelerini anımsattı bana, bu tip güncelerini özlemiştim, iyi geldi :) Teşekkürler...
Esin Burcu İliş
29.11.2012
Volkan Hocam içimden "doğru söze ne denir" demek geldi.
Aysel İnce
30.11.2012
Hocam bu unutkanlık konusunda sunu düşündüm ben de okurken , son 20 yildaki çok hızlı gelişmeler .. Kendi yas dönemim icin sunu diyebilirim ; hınç bir şeyi icsellestiremedik , ozumseyemedik ve yetinemedik... Çünkü bize hernde bir KAC yılda yenisi hatta son yıllar içinse her 1-2 ayda bir yenisi sunuldu. Bu gecmis yirmi yildan önceki zamanları irdelediğimizde ortaya çıkan bir gelişme uzun zamanlar kullanılır oldu , degeri anlaşıldı ve özümsendi diye düşünüyorum . Ama biz tam döndürmeli telefonun keyfini çıkaracakken
Dinçer Demir
1.12.2012
...devami.. Tuslu telefon geldi, süper bisiydi, tam bunu özümsedik derken cep telefonları ve bilgisayarlar... İste bunla başladı hersey.. Tam ona alıştık derken bu çıktı, tam buna alıştık derken o çıktı. Hatta o kadar hızlı ki taksiti aldığımız bir ürünün taşıdı bittiğinde aynı serinin iki iç yeni modeli cikiverdi... Bir telefonun ya da bilgisayarın tüm özelliklerini özümsemeden belki , yenisine ihtiyac duyma ortamı oluşturuldu .. Nasıl olacak nasıl gidecek neler gelecek bilmiyorum ama maalesef bu olgu , deger vermeyi azaltan bir kültür haline toplumlara ilistirildi diye düşünüyorum ... Bu kültür bize üzerine düşünmemeye , uretmemeye götürdü , çünkü artık biliyoruz ki en sonra satılan bir ürünün iki uç model sonrası hazır ve sadece biraz bekleniyor ... İste bu bizi içten kemiriyor.. Parmak kaldırmayın yazım gibi oldu dünya sanki. Tam biz elimizdeki teknolojinin eksikliğini görüp bisi üretmeyi dusunecekken
Dinçer Demir
1.12.2012
... Bizim yerimize zaten düşünmüş olan teknoloji üreticileri coktan parmak kaldırmış ve dünya ona soz vermiş oluyor bile... Biz de tam söyleyecektim öğretmen kaldırmadı cocukları oluveriyiruz sanki... Uzattım belki ama bu konu sıradan bir teknoloji hızı konusu degil, bir yandan degerlerimiz ve kültürler konusu öte yandan zannimca... Gelişim çok hızlı degil, asırı hızlı.. Ve hayatımızı kolaylaştırıyor derken, bizi de fazla tembelliğe ve degersizlestirmeye mı itiyor ne... Çok uzun konusasim var sustum :) teşekkürler yazı icin, tam yerine rast geldi, manzara koyduk.. Olacak o kadar :)
Dinçer Demir
1.12.2012
Günümüzde genelde güncel akımlar ne doğrultudaysa o çerçevede konuşuluyor. Senin, bu dümen suyuna kapılmadan düşüncelerini sade ve açık bir dille ifede etmen ne güzel geliyor insana:)) Sağol Volkan'cığım, aklına sağlık.
Serap Benibol
4.12.2012
Çok değerli bir paylaşım.Umarım bu sayfa hep kalıcı olur ve istediğimiz zaman ulaşabiliriz.Teşekkürler.
ASİYE KAYA
15.8.2013
Sayın Hocam,
Geçtiğimiz günlerde verdiğiniz bir eğitime hasbelkader katılmıştım. Daha çok ilköğretim için uygun olsa da, çok faydalandım. Buradan da teşekkür ederim. Öğretmen olmayı, meslek hayatının üstüne çıkarmış, bir yaşam biçimi olarak algılamış ben fakir, söylediklerinize " kişisel, bilişsel, sosyal gelişimlerini artırma" yanında, bir de biraz lümpen ifade sayılsa da "elektrik" gerekliliği olduğu kanısındayım. Bazılarının böyle bir niteliği var. Alıp götüren, sınırları zorlayan, genci olabileceği en güzel durumlara mutlu bir şekilde bırakan öğretmenler var. Inanın, teknik bilgiler ediniliyor." Elektrik" ne olacak?
yksl irmak
10.9.2014