Your browser (Internet Explorer 6) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
X
Üstün Zekalı Çocuklar İçin Bilim Etkinlikleri 5 Beğendim Spam Favorilerime Ekle Değerlendir

Üstün Zekalı Çocuklar İçin Bilim Etkinlikleri

 

 
 
 

Üstün Zekalıların Eğitimi ve Eğitsel Bilim Etkinlikleri


http://www.aniyayincilik.com.tr/ani/?git=10&kitap=383

 




Beni Anlayın İstiyorum!

Güneş pencereden dolarken odalarına farklı farklı şehirlerde farklı farklı evlerde Ali, Aslı, Ayşe, Okan ve diğerleri “Beni Anlayın İstiyorum”diye sayıklayıp uyanan çocuklardı onlar. Bazen bir hayal aleminde, bir masalın tam orta yerinde, bazen karanlık bir odada, bazen bir kuşun kanadında, bazen ise gökyüzüne tırmanan bir asansördeydiler.

Bazen gerçek nedir? Hayal nedir? Neden Böyle? Nasıl Olabilir? Soru yağmuru altında ıslanıyorum.  İşte tam burada, şimdi söylediklerimi dinleyecek ve sorduklarıma ce-vap vermeye çaba gösteren sizlere ihtiyacım var.

Bazen bir çukurda, bazen bir boşlukta gibi pır pır eden küçücük yüreğim arıyor sizi. Annem, babam, öğretmenim, arkadaşlarım neredesiniz? Ben buradayım! Bir el atsanız çok kolay çıkacağım buradan. Sizlere ihtiyacım var. Ben mükemmel, her alanda başarılı, her şeyin üstesinden gelebilecek birisi değilim. Ben Bir Çocuğum!

 

 

 

Arkadaşlarım!

Erken yürüdüğümü söyledi annem, erken konuştuğumu hatırlatır hep babam. Erken okuduğumu, renkler ve sayılarla erken baş başa kaldığımı hep erken hep erken…

 Benim suçum nedir? Şimdi de değişen bir şey yok her şey aynı… Beklentiler hep aynı… Her şeyi bildiğimi, her şeyin üstesinden gelebileceğimi düşündünüz her zaman ki gibi.

Evet! Biraz sabırsızım ama elimde değil sınıfta bildiğim şeylerin anlatılması bana acı veriyor, yerimde duramıyorum.

Bazen çekilmez oluyorum, meydan okuyorum; fakat elimde değil meydan okumayı seviyorum. Belki garip geliyorum size belki söylediklerim saçma, aptalca, uçuk olabilir.  Geçen kış kızakla kaydığımızda devamlı düşmüştük, hatırladınız mı? Ağırlık ve yerçekimini araştırdım, düşmemizin nedenlerini öğrendim. Size anlatmaya çalıştım. Çok fazla öne eğilmeyin, ağırlık merkezinizi koruyun dedim. Neden? O günden sonra bana ”ağırlık” diye lakap taktınız.

Bazen kendimi köşeye itilmiş gibi hissediyorum. Beni anlayın benim farkıma varın istiyorum. Farklı düşünce ve fikirlere saygı gösterin,”saçma sapan” demeden, beni başka birisi olmaya zorlamadan, çocuk olduğumu ve yanlış yapmaya hakkım olduğunu bilin is-tiyorum.

 

Öğretmenim!

Evet! Biliyorum! Bazen ev ödevlerimi unutuyorum ama elimde değil belgesel sey-retmeyi daha çok seviyorum. Zihnimde savaşlar, su sıkıntısı, küresel ısınma, buzullar, uzay, ışınlanma ve icatlar var. Bunların hepsini düşünürken bir tarafım da oyun oynamak anlaşılmak istiyor çünkü ben bir çocuğum benim de sevgiye ihtiyacım var. Belki her çocuğun istediği gibi biraz ilgi, biraz sabır ve bir aferin istiyorum.

Beni görmezden gelip yaramazlık yaptığımı söyleyip arka sıralara gönderildiğimde ne hissediyorum? Sus dediğinizde sizin anladığınız anlamda susuyorum. Fakat zihnimde fırtınalar ve tsunamiler oluşuyor. Belki yersiz ve zamansız espriler yapıyorum ve bana kızıyorsunuz.

Ben deney yapmak ve uygulamak istiyorum. Siz kütle konusunu anlatırken evden elma ve portakallar getirerek sınıfı bir manava çevirdiğimizi hayal ediyorum.  Ne güzel olurdu diyorum! Hayali bile beni eğlendiriyor biliyor musunuz?

Ben sadece gülüyorum öğretmenim. Lütfen kızmayın. Öğretmenim inanın sizi çok seviyorum; ama biliyor musunuz? Geçen pazartesi dersi dinlemiyorum diye bana kızdığınızda ben sınıfta bir sineğin 1 dakikada kanadını kaç defa çırptığını hesaplamaya çalışıyordum.

Biliyorum bazen çok gürültü yapıyorum; fakat her gün aynı şeyleri yapmaktan sıkılıyorum. Kendimi zincire vurulmuş gibi hissediyorum. İşte bu zincirleri kırıp özgürlüğüme kavuştuğumda bütün sınıfın bana güldüğünü görüyorum. Ben de bir çocuğum öğretmenim, beni anlayın istiyorum!

Canım Annem ve Babam!

Anneciğim itiraf ediyorum. Geçenlerde evden çok kötü kokular gelmişti. Merak edip çok aramıştın. Bitkileri merak etmiştim. Acaba çay, süt, gazoz ve su içerinde tohumları çimlendirebilir miydim? Sen kızarsın diye gündüzleri sen işteyken balkona çıkarıyor, sen gelmeden önce yatağımın altına saklıyordum. Evet, anne kokmaya başlamışlar, unutmuşum. Fakat öğrendim anneciğim. Merak ettim anneciğim.

Sen hiç merak etmedin mi? Yıldızlar nereye giderler? Ağaçlar bizi duyar mı? Neden savaşlar devam ediyor? Ben bunları merak ediyorum. Stegosarauruslar nerede anne, brontosaurus’lara ne oldu?

Ben resim yapmak istiyorum. Biliyorum her yeri kirletiyorum fakat biliyor musun? Attığım her fırçada kanatlanıp uçuyorun annem.

Bazen hırçın oluyorum. Katı kurallar değişmez mi annem? Ben senin kollarında kendimi rahat hissediyorum.

 Annem ben NBA de oynamak isterken, siz doktor olmamı istiyorsunuz. Evet olabili-rim, evet problem çözmeyi, deney yapmayı seviyorum. Benim duygularım, hayallerim, gerçeklerim de var annem.

Babacığım saat 10.00’ da hadi uyku vakti diyorsun. Işıklar kapalı fakat ben saatlerce düşünüyorum. Benim de fikirlerim, hayallerim, var baba. Test çözmek kadar, koşmak, yüzmek, resim yapmak, müzik aletleri çalmak istiyorum. Babacığım hatırlıyor musun? Dört yaşındayken gezegenlerin ve yıldızların nasıl düşmeden tepemizde durduklarını sorduğumu anlatmıştın bana.

Halen merak ediyorum. Benden beklentilerin neden bu kadar fazla anlamıyorum. Benim bazı alanlarda yetenekli olmam hata yapmayacağım anlamına gelir mi babacığım. Benim de hata yapmama izin ver lütfen. Belki benim yaptıklarım karşısında endişeleniyor belki de mutlu oluyorsundur. Zihnimdeki problemlerle, kemanımın teliyle, rengârenk boyların eşsizliğiyle boğuşurken bana destek olmanı bekliyorum. 

Ben buradayım babacığım sana ihtiyacım var, sarılmanı istiyorum, kucağına otur-mak, kulağıma beni sevdiğini söylemeni istiyorum. Babacığım çok şey mi?

Bazen kendimi kırbaç sesleriyle ve 2 şekerle baskı altında yaşayan sirklerdeki aslanlara benzetiyorum. Ben üzerimdeki baskılardan ve size göre başarı olan değerlerden sonra verilen şekerlerden istemiyorum. Siz üzerime geldikçe, ben geriye gidiyorum. Sizin kalıplarınıza girmek istemiyorum.

Benim saatlerce odama kapanıp ders çalışmamı istiyorsunuz. Ödevim bitti, testlerimi çözdüm, kitabımı okudum, sütümü içtim, seninle uzanmak, sana sarılmak, sizlerle sohbet etmek, güncel olayları tartışmak istiyorum.

Başarılı olduğumda beni reklam etmeniz, başarılı olmam için sürekli telkinlerde bulunmanız beni çok sıkıyor.. Sürekli yeni şeyler öğrenme isteğime engel olamıyorum. Ben çok karmakarışık duygular yaşıyorum. Bazen problemler havuzunda can yeleğine ihtiyaç duyuyorum.

Herhangi bir sınavda başarısız olma ihtimalim yok değil mi? Siz benim her şeyimsiniz. Ben yeni şeyler öğrenmek, sevmek ve sevilmek istiyorum. Sizi seviyorum, beni anlayın istiyorum!

 

Mehmet Duran ÖZNACAR, 2008

Revize, 2012

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...