bilim insanları
ANTOINE LAURENT LAVOISIER
Genel olarak modern kimyanın babası Antoine Laurent Lavoisier , asla bir kimyasal deney yapmamıştır.Buna karşın , sadece kimyada değil;fizyoloji , bilimsel tarım ve teknolojide ön safı alan Lavoisier ,26 Ağustos 1743’te doğmuştur.Ailenin hali vakti yerindedir.Anne, çocuk çok küçükken ölmüş ve Antoine’ nı babası büyütmüştür.
Baba , hukukçu olmasını istemektedir.Dolyaısıyla , Antoine , önce hukuk lisansı almış , sonra teknik bilime dönmüştür.Henüz 25 yaşındayken , Fransa’nıın yerbilimsel (jeolojik) atlasını hazırlamaya katkıda bulunduğu için , alçı taşları üzerindeki çalışmaları ve Paris’in aydınlatılması konusunda bir yarışmayı kazanması nedeniyle Krallık Bilim Akademisine seçilmiştir.
Bundan sonra , kendini bilimsel araştırmaya vermiştir.Lavoisier 28 yaşındayken ,14 yaşındaki Marie Paulze’yle evlendi.Marie , Latince ve İngilizce öğrenerek , kocasının dil eksikliğini giderdi.İrlandalı kimyacı Richard Kirwin’in iki önemli betiğini , Priestly ve Henry Cavendish’in bildirilerini kocası için Fransızca’ya çevirdi.Eşine , laboratuarda da yardım ediyor , deneylerin notlarını tutuyordu.Lavoisier ‘nin idamından sonra , onun , tutukevlerinde derlediği son yapıtını , KİMYA BİLDİRİLERİ’ni yine Marie yayınladı.
Lavoisier’nin kimya çalışmaları 1772’ de başlamıştır.Metallerin yanması , oksitlenmesi , kükürt ve fosforun yanması olgularını kapsar.Kükürtle fosforun , yandığında ağırlık kazanmasını , onların hava emmesiyle açıklamıştır.Fakat , Priestley oksijeni bulduğunda , kendi gözlemlerini açıklayacak duruma gelmiştir.Demek ki , metallerin oksitlendiğinde ağırlık kazanmasının nedeni , oksijen almalarıdır.
Böylece , maddenin , yanıcı bir tine sahip olduğu için yandığı kuramının yerini , gerçek kuram , yani , yanmanın oksijenle bileşiminden doğduğu kuramı alabilmiştir.
Ateşi açıklayamadı.Ancak sıcaklığı dile getirmek için “kalori”deyimini ilk kullanan odur.Yanmayla sıcaklığın ,ilk eksiksiz açıklanımı, XlX.yüzyılda entropi kuramı geliştirilene kadar yapılamamıştır.Lavoisier , yine de , büyük fizikçi Pierre Simon Laplace’ la birlikte , termo-kimyanın temeli olan yanmayı ısı üzerinde çalışmalar yapmıştır.
Lavoisier yanma kuramı başlangıçta , havanın yanışını dile getirmekte başarısız kalmış , ancak Cavendish ‘in bir buluşuna dayanarak bu çalışmaları geliştirmiştir.Cavendish , havanın yanabilen kesiminin saf su yarattığını görmüştü.Lavoisier , deneylerini genişletip , suyun iki öğeden(oksijen ve hidrojen) kurulu olduğunu kanıtladı.
Yanma olayına yakın ilgisi , ister istemez, solunum sorununa ve fizylojile biyokimyada , kaostan düzen yaratmaya götürdü onu.Yaşamsal hava adı verilen oksijenin , solunumdaki yeri , böylece açığa çıktı.Hayvansal sıcaklığın ,vücutta sürekli olarak ortaya çıkan ve bir yanmayı dile getiren ağır bir sürecin ürünü olduğunu belirleyen;hayvanların aldıkları , oksijenle , verdikleri karbon iki oksit tutarını saptayan ,Laplace ‘la birlikte Lavoisier ‘dir.
Laplace’la Lavoisier , hayvanların verdikleri ısı tutarını , buldukları ısıölçerle saptayabilmişlerdir.Lavoisier , daha sonra Armand Seguin’le birlikte , bazal metabolizma sistemini geliştirecek çaılşmalaar da yapmıştır.
Lavoisier ‘ nin bilimsel çalışmaları , hükümetin sık sık teknik yardım istekleriyle aksamıştır.O isteklerden biri , hükümetin elindeki barutun yetersizliğine çare bulunmasıdır.Bunun üzerine Lavoisier , güherçile eksikliğine karşın , Fransa’nın yıllık barut üretimini üç yıl içinde ,714 tondan 1686 tona yükselmesini bilmiştir.
Amerikan Devrimi’ni bu üretim artışı çabuklaştırmıştır denilebilir.Barutsuz bir Fransa ‘nın , İngilizlere karşı Amerikalıları doğallıkla bir başka olurdu.
Lavoisier ‘nin , barut üretimini arttırmak için kurduğu reji, ona ev ve laboratuar vermişti.Bir gün , laboratuarda patlama oldu.Lavoisier ve eşi kurtuldu.İki kişi öldü.Olaydan sonra Lavoisier , Kralın mabeycisine şu mektubu göderdi.
“Kral Hazretlerine , bu üzüntülü olayı ve karşılaştığım tehlikeleri bildirmek lütfunda bulunmanızı ve yaşamımın , kendisine ait olduğu , uğurlarında her tehlikeye atılabileceğim konusunda güvence vermenizi rica ederim”
Lavoisier , gerçekten de “Kral Hazretleri” uğruna , yaşamını tehlikeye atıyordu.1789 ‘ da devrimciler , Paris’in denetimini ele geçirince , Barut Reji’si depolarındaki 5 ton düşük nitelikli barut yerine , yüksek nitelikli barut getirmek üzere girişime geçti.Doğallıkla bu barut , krallık birliklerinin silahlarında kullanılacaktı.Olay duyuldu , halk ayaklandı.Paris’e sokulması tasarlanan barut geri gönderildi.Reji ilgilileri aleyhinde , yurda ihanetten soruşturma açıldı.
Böylece Lavoisier , gözden düşmüş oluyordu.Tarıma ilgi gösteriyordu.Babasından kalan çiftliğin bir bölümünü yarıcılara vermişti.Bir bölümünü de doğrudan doğruya kendi işletiyordu.
Her yıl , ekim ve harman zamanlarını çiftlikte geçirir ve hesapları kendi tutardı.14 yılda , kullandığı teknik yöntemlerle , toprağındaki buğday ürününü iki katına , hayvanlarını beş katına çıkarmıştı.Çiftliğin bulunduğu Orleans Parlamentosunde üçüncü”etat”yı temsil etmiş ve halk lehine işlevliklerde bulunmuştu.
Bankacılıkla da uğraştı.1789 ‘da Iskonto(Sonradan Fransız Merkez Bankası) genel müdürü olmuş, Ulusal Meclis’e ülkenin mali durumu üzerine , ayrıntılı rapor vermişti.
Fransa Krallığının Toprak Serveti adlı yapıtı , ekonomi tarihi için önemlidir.Lavoisier , burada , sağlam bir vergi sisteminin , ülke tarımı üzerine köklü bir bilgiyle olanaklı olacağını ileri sürmüş ve Fransa’ nın tarımsal yapısı üzerine , birinci elden bilgi vermişti.
1791’ de Ulusal Meclis yönünden , Ticaret ve Zanaat komitesine seçilen Lavoisier , bu alanda ilerlemenin halk eğitimiyle olanaklı olacağını ileri sürmüştür.Halk eğitimi devlet açısında yerinde bir yatırımdır.Bunun için şu tür okullar açılmalıdır.
- İlkokul
- İlkokul düzeyinde sanat okulu
- 12 büyük kentte 12 lise
- Sanat enstitüleri
Ayrıca ,şu dört ulusal kurulda kurulmalıdır
- Matematik ve fizik kurulu
- Teknik uygulama kurulu
- Ahlaksal ve siyasal bilimler kurulu
- Edebiyat ve güzel sanatlar kurulu
Devrimden sonra , Lavoisier paydaşlarının bulunduğu Ferme Generale ,
devrimcilerin boy hedefi oldu.Kuruluş “kan emici”olarak nitelendiriliyordu.1971 ‘ de Meclis , onun dağıtılmasını ve yöneticilerinin hesaplarının incelenmesini buyurdu.Paydaşları 1793’e değin Meclis’i oyaladı.Bunu üzerine , o yılın kasımında tümünün tutuklanmasına buyruk çıktı.
Kararı duyan Lavoisier saklandı.Ülkesine yaptığı bilimsel yardımlar dolayısıyla , hakkındaki kararın geri alınacağını umuyordu.Umudunun boşa çıktığını görünce teslim oldu.
Ferme Generale , paydaş ve yöneticileri , mekanlarında tutukluydu.Üç yılda , devlete veremedikleri hesapları , böylece iki ayda tamamladırlar.Sonuç , Ferme Generale’nin büyük ölçüde yasalar dışına çıktığı görülüyordu.
Yöneticiler , aşırı kazanmak için tütünü fazla nemlendirmekle suçlandı.8 Mayıs 1794’ te , suçlama belgeleri her sanığa verildi.Saat gecenin biriydi.Ertesi sabah onda , sanıklar devrim mahkemesi karşısına çıkarıldı.
Bir sorun vardı:Yargı yeri , sadece karşı devrimle suçlananları yargılıyordu.Başkan , jüriden , sanıkların , böyle bir komploya karışıp karışmadıklarının dikkate alınmasını istedi.
Jürinin suçlu olduğuna oybirliği ile karar verdiği sanıklar karanlık basmadan giyotine gönderildi.
ROBERT HOOKE
Bir cismin biçimini değiştirdiğimizde , o cisim bize biçim değiştirme gücüyle doğru orantılı bir direnç gösterir.1678 yılında bulunmuş bu yasa , fizikte Hooke Yasası diye anılır.
Bilim tarihinin ilgi çekici bir üyesi olan Hooke ,1635 yılında , İngiltere’nin güney Wight adasında dünyaya gelmiştir.Doğuştan sayrılıklıdır.Yaşamını sayrılıklarla mücadele ederek geçirmiştir.Alın sinüslerinin iltihaplanması nedeniyle , gençliğinde , şiddetli baş ağrıları çekmişti.Midesinden de rahatsızdır.Güçsüz bedenli , büyük ağızlı , sivri çeneli , iri gözlü ve burunlu , çirkin bir kişiymiş.
13 yaşına gelince babasını yitirmiş.Resmi sevdiğinden , Londra’da ünlü ressam Ptere Lely’ye çırak olmuş.Fakat beziryağı ve boya baş ağrılarını artırdığından , okula gitmeyi yeğlemiş.Uzun süre , babasından kalan az bir parayla geçinmiş.,
Üniversitede geçimini , kilise korosunda okuyucu olarak ve yaşlı bir zenginin ayak işlerine bakarak sağlamış.Bir süre sonra Boyle ,yeteneklerini görerek , onu deney hazırlayıcısı olarak yanına almış.Boyle ‘ un ilk bilimsel betiğindeki hava pompası , eli çizgiye yatkın olan Hooke ‘ un yapıtıdır.
Hooke 1661 ‘ deki ilk betiği , yüzey gerilimi ve kılcal tüplerde sıvıların yükselmesini ele alır.Fakat Hooke ‘ un asıl buluşu , saatlerdeki denge çarkıdır.Daha önce saatler, vakti sarkaç aracılığıyla gösterirlerdi .
Denge çarkından sonra sarmal(helezonsal)yayı bulmuş fakat buluşunu resmen açıklamamıştır.1975 ‘te , aynı şeyi Christian Huygens bulup i Krallık Derneği’ ne bildirince , Hooke , birincilik onurunu kaptırmıştır.
1662 ‘ de Krallık Derneği yöneticileri arasına katılan Hooke , her toplantıya orijinal deneyler hazırlamakta ün yapmıştı.Para almadığı bu işin yanında , yaşamını kazanma çabasını sürdürüyordu.”Mikrografi” adlı ve ilk karmaşık mikroskobu anlatan yapıtını , bu koşullar altında hazırladı.Betikte kendi eliyle mikroskobun 60 parçasını çizmişti.Canlılar dünyasının kimi yapıları da ilk kez açıklanıyordu.Sineğin gözü , atsineğinin larva durumundan başlayarak biçim değiştirmesi , tüylerin biçimsel özellikleri gibi.Hooke ‘ un , burada yaptığı tanımlar , tam 200 yıl ölçüt tanımlar olarak kalmıştır.
Hooke orada bit , pire üstüne de şaşılacak ölçüde doğru sayısal bilgiler vermiştir.Mantarlar , arıların iğnesi , ısırgan otu vb. de , Hooke’un öncü araştırmaları arasına katmak gerekir.
Mantarı anlatırken “hücre” sözcüğünü , yaşam bilimsel(biyolojik) anlamda ilk kez kullanan odur.
Mikroskobunu, sadece canlılar için değil , aynı zamanda , cansızlar dünyasına da çevirmiş , iğnenin , usturanın ucunu , küçük çelik parçalarını ele almış , kar kristallerini gözlemiş ve onların biçimlerini çizmiştir.
O aynı zamanda , sıvılar için ilk kırınımölçeri(Refraktometre), ilk çarklı basınçölçeri , ilk hava saatini yapmış , suyun donma noktasını sıfır olarak kabullenmeyi ilk kez o ileri sürmüştür.
Basınç ölçerin birden düşmesinin fırtına anlamına geldiğini , atmosferin kutuptaki dolaşımını ilk açılayan , havayla , güneş radyasyonu ve yerin dönmesinden doğan fiziksel güçler arasındaki ilk ilişki kuran , yine Hooke olmuştur.
Mikrografide , sadece meteorolojik kuramlar değil , başka önemli buluş ve kuramsal öneriler de yer almaktadır.Örneğin , ısıyla genleşmesin , sıvı ve katıların genel özelliği olduğu , ustaca deneylerle kanıtlanmış, mekanik ısı kuramı ileri sürülmüştür.Cisimlerin , havada , yanıcı bir madde olduğu için yandığını da deneyle gösteren Hooke’tur.(İngiliz kimyacısı Jhon Mayow , Hooke ‘ un adını bile anmaksızın bu düşünceyi kendine mal eder.)
İnce tabakalar biçiminde kesilmiş çeşitli cisimlerin renklerine dikkat eden Hooke , o renklerin ,yansıyan ışınlarla doğduğunu , ışığın , parlak cisimlerdeki çok ivedeli titreşimlerden ibaret bulunduğuna dikkat çekmiştir.(Newton , Hooke’un ışık görüşünü dikkatle okumuştur.)
Gökbilim konusunda bilgiler de kapsamaktadır Mikrografi.Atmosferin , gökcisimlerinden gelen ışınları yansıttığını bildirmekte , Ay kraterlerinin nasıl biçimlendiğine değin iki deney aktarmaktadır.
Birinci deney , kilin suyla karıştırılması ve ortaya çıkan çamura bilyeler atılması , öteki deneyse , kaynayan kirecin , üzerinde bıraktığı kabarcıkların gözlenmesidir.Onlar , kraterlerin göktaşları veya iç patlamalarla doğduğunu dile getirmektedir.
1665’ teki Londra’ nın yeniden onarımına girişen Christopher Wren , Hooke’un arkadaşıydı.Hooke , onun aracılığıyla belediye müfettişi oldu.Böylece , 29 yaşında para sıkıntısından kurtuldu.
Yangından bir hafta sonra , kentin , dikdörtgen esasına göre yeniden düzenlenmesine değin bir tasarıyı , Krallık Akademisi’ ne sunmuştu.Bu tasarı , Londra’da değil , ama New York’ta uygulandı.Ona da kimi büyük binaların mimarlığını yapmak düştü.
Bilimsel işlevliğini , hiçbir zaman kesintiye uğratmayan Hooke , 1674 ‘ te yıldızların paralaksını gözlemek amacıyla , sistemli bir yöntem geliştirmiş , gökte açısal uzaklıkları , yeni bir kadranla ölçmeyi sağlamış ,saatle çalışan bir ekvator teleskobu tasarlamıştır.Açısal uzaklıkların yeni yöntemi , Helevius’un görüşünün , teleskopal ve vida ayarlı aygıt görüşüyle yer değiştirmesi sağlamıştır.
1667’ de Krallık Derneği yazıncısı(sekreteri)olan Hooke , bu sıfatla , Newton’dan kimi (bazı)çalışmalar yapmasını istemiş , ancak bu yaklaşım , anlaşmazlıkla sonuçlanmıştır.
Anlaşmazlığın nedeni şudur:
Hooke bugün Newton’a mal edilen aşağıdaki üç ilkeyi Newton’dan önce bulmuş ve yayınlamıştı.
1-Bütün gökcisimlerinin merkezinde bir çekim gücü vardır.
2-Bütün gökcisimleri , bir gücün etkisinde kalmadıkça bir doğru boyunca devinir.
3-İki gökcismi arasındaki çekim , uzaklığa göre azalmaktadır.
Üçüncü kuralın yasasını bulmuş değildi.1880’ de , Newton’a mektup yazarak , gökcisimleri arasındaki çekimin , uzaklığın karesiyle ters orantılı olup olmadığını sordu.
Halbuki , Newton da aynı sonuçlara ulaşmış.Fakat , henüz onları yayınlamamıştı.Hooke’un mektubuyla , öncülüğün , onun yönünden kapıldığını öğrendi.
Altı yıl sonra Hooke , Newton’un , Principia ‘da , bu ilkelerden , kendisini hiç hesaba katmadan söz ettiğini görünce gücendi.Newton , öncülüğü elinden alan Hooke’un adını , sadece Principia’da değil , Optik’te de anmamıştır.
Eğer Hooke , gezegenler konusundaki ilkeleri matematik olarak çıkartsaydı, güneş Sistemi’nin büyük sorunlarını çözmüş olacaktı.
Bir süre sonra , Krallık Derneği yazmanlığından çekildi.Fakat, derneğe bildiriler göndermeyi sürdürdü.1703 yılında öldü.Derneğin bütün üyeleri cenazesine katıldı.Ancak bugün mezarı bilinmiyor.
Yayımlanmamış yazıları , ölümünden sonra tek ciltte toplanıp yayımlandı. 400.000 sözcüğü bulan bu yazılardan düşünürün , büyük yerbilimci(Jeolog)ve öncü bir evrim yandaşı olduğu anlaşılmaktadır.”Dünyada her şeyin yapması(sahtesi) yapılır , fakat fosillerin yapması(sahtesi)yapılamaz”diyordu.
Yine bu yazılardan , Hooke’un , diyaframdan , kuyruklu yıldıza değin pek çok kuram ve buluşu olduğu anlaşılıyor.
Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...